Showing posts with label Zeytin Yetiştiriciliği. Show all posts
Showing posts with label Zeytin Yetiştiriciliği. Show all posts

Thursday, October 28, 2021

ZEYTİN YETİŞTİRİCİLİĞİ METOTLARI

 

Zeytin yetiştiriciliği genel olarka iki kısma ayrılmaktadır:
1-Extansif (klasik) Zeytin Yetiştiriciliği:
Eski zeytinlikler genellikle diğer kültürlere elverişli olmayan fakir ve meyilli topraklarda kurulmuşlardır.Extansif zeytin yetiştiriciliğinde başlıca 2 yöntem uygulanmıştır. Birincisi yabani zeytinlerin (delicelerin) yerinde aşılanması suretiyle tesisler, diğeri de sökülen delicelerin ya da diğer üretim materyallerin (dip sürgün, yumru, çelik ve aşılı fidan) az verimli ve derin topraklı yerlerde dikilmeleri suretiyle kurulan tesislerdir.Yabani zeytinlerin aşılanmasıyla tesis edilmiş zeytinliklerde ağaçların beslenme ve güneşlenme yönünden birbirlerine zarar verecek şekilde sık oldukları durumlarda ürün verimlerinde azalmalar görülmektedir. Ayrıca kültürel önlemler için modern aletler kullanılamamaktadır.Çeşitli üretim materyallerinin dikimi suretiyle oluşturulan tesislerde dikim aralık ve mesafeleri çok geniş tutulmuş, zeytin ağacı sayısı dekara 10-20 adede kadar indirilmiştir. Bugün bu tip zeytinliklerde aradaki boş alanlardan yararlanmak amacıyla yapılan ara ziraatı zeytinin zayıflamasına, geç gelişmesine ve verimden düşmesine yolaçmaktadır.Bu sorunlar zeytinciliğin entansif duruma getirilmesiyle çözüme ulaştırılmıştır. Rantabl çalışmalara uygun olan yerlerde entansif zeytin bahçeleri kurulmaktadır.
2-Entansif Zeytin Yetiştiriciliği:
Uygun ekolojik koşullarda her türlü yatırım yapılarak ve plantasyonun her türlü teknik zorunluluklarını yerine getirerek zeytinliğin verimsiz dönemini mümkün olan en kısa zamana indirmek ve en yüksek verim devresine mümkün olan en kısa sürede ulaşmaktadır.
Entansif zeytinciliğin temeli şu noktalarda toplanabilir:
1-Birim alandaki ağaç sayısının arttırılması,
2-Birim alandan alınan ürün miktarının artırılması,
3-Birim miktardaki ürüne düşen maliyet masraflarının azaltılması, Bu prensiplerin ışığında, entansif zeytinlik tesisinin genel karakterleri:

·Modern zeytin bahçesi kapama zeytinlik şeklindedir ve ara mahsul yetiştiriciliği yoktur. Tomografik bakımdan modern alet ve makine kullanılmasına elverişlidir.
·Ağaçlar aynı yıl dikilmiş olup, çeşit özelliği ve gelişim yönünden tümüyle homojendir.
·Plantasyonlar küçük boylu, alçaktan taçlandırılmış ağaçlardan meydana gelmektedir.
·Ağaçlar arası aralık ve mesafeler mümkün olduğunca azaltılmış, dolayısıyla birim alana fazla sayıda ağaç dikilmiştir.
·Sulama, toprak işleme, gübreleme ve mücadele vardır. Budama hafif ve ilk yıllarda sadece seyreltme şeklindedir.
BD  /  at  October 28, 2021  /  No comments

 

Zeytin yetiştiriciliği genel olarka iki kısma ayrılmaktadır:
1-Extansif (klasik) Zeytin Yetiştiriciliği:
Eski zeytinlikler genellikle diğer kültürlere elverişli olmayan fakir ve meyilli topraklarda kurulmuşlardır.Extansif zeytin yetiştiriciliğinde başlıca 2 yöntem uygulanmıştır. Birincisi yabani zeytinlerin (delicelerin) yerinde aşılanması suretiyle tesisler, diğeri de sökülen delicelerin ya da diğer üretim materyallerin (dip sürgün, yumru, çelik ve aşılı fidan) az verimli ve derin topraklı yerlerde dikilmeleri suretiyle kurulan tesislerdir.Yabani zeytinlerin aşılanmasıyla tesis edilmiş zeytinliklerde ağaçların beslenme ve güneşlenme yönünden birbirlerine zarar verecek şekilde sık oldukları durumlarda ürün verimlerinde azalmalar görülmektedir. Ayrıca kültürel önlemler için modern aletler kullanılamamaktadır.Çeşitli üretim materyallerinin dikimi suretiyle oluşturulan tesislerde dikim aralık ve mesafeleri çok geniş tutulmuş, zeytin ağacı sayısı dekara 10-20 adede kadar indirilmiştir. Bugün bu tip zeytinliklerde aradaki boş alanlardan yararlanmak amacıyla yapılan ara ziraatı zeytinin zayıflamasına, geç gelişmesine ve verimden düşmesine yolaçmaktadır.Bu sorunlar zeytinciliğin entansif duruma getirilmesiyle çözüme ulaştırılmıştır. Rantabl çalışmalara uygun olan yerlerde entansif zeytin bahçeleri kurulmaktadır.
2-Entansif Zeytin Yetiştiriciliği:
Uygun ekolojik koşullarda her türlü yatırım yapılarak ve plantasyonun her türlü teknik zorunluluklarını yerine getirerek zeytinliğin verimsiz dönemini mümkün olan en kısa zamana indirmek ve en yüksek verim devresine mümkün olan en kısa sürede ulaşmaktadır.
Entansif zeytinciliğin temeli şu noktalarda toplanabilir:
1-Birim alandaki ağaç sayısının arttırılması,
2-Birim alandan alınan ürün miktarının artırılması,
3-Birim miktardaki ürüne düşen maliyet masraflarının azaltılması, Bu prensiplerin ışığında, entansif zeytinlik tesisinin genel karakterleri:

·Modern zeytin bahçesi kapama zeytinlik şeklindedir ve ara mahsul yetiştiriciliği yoktur. Tomografik bakımdan modern alet ve makine kullanılmasına elverişlidir.
·Ağaçlar aynı yıl dikilmiş olup, çeşit özelliği ve gelişim yönünden tümüyle homojendir.
·Plantasyonlar küçük boylu, alçaktan taçlandırılmış ağaçlardan meydana gelmektedir.
·Ağaçlar arası aralık ve mesafeler mümkün olduğunca azaltılmış, dolayısıyla birim alana fazla sayıda ağaç dikilmiştir.
·Sulama, toprak işleme, gübreleme ve mücadele vardır. Budama hafif ve ilk yıllarda sadece seyreltme şeklindedir.

ZEYTİNİN İKLİM İSTEKLERİ

 

Zeytinciliği sınırlayan en önemli iklim etmenleri sıcaklık ve yağıştır. Zeytin yetişen yerlerde ısı ortalaması 15-20 °C arasında olmalıdır. Zeytin ağacı 25-30°C'lerde çok iyi gelişir. Dayanabildiği en az sıcaklık –7 Colup bu derecenin altında don zararı artar. Hava sıcaklığı +7°C ve altına düşünce zeytin ağacı dinlenmeye çekilir. Kış soğuklama süresinin 60-75 gün kadar olması yeterlidir. Zeytin .ağacının çeşitli vejetasyon devrelerinde ısı isteği farklıdır:
-Tik sürgünlerin görülmesinden çiçeklenmeye kadar olan devrelerde (şubat-mart) sıcaklığın5-10°C olması gerekir.
-Çiçeklenme döneminde (mayıs-haziran) sıcaklık 15-20°C olmalıdır.
-Meyve oluşumu ve büyüme döneminde (temmuz-ekim arası) sıcaklığın 20-25°C olması gerekir.
-Olgunluk döneminde (eylül-ekim-kasım) sıcaklık 15°C dolayında olmalıdır.
-Tam olgunluk hasat sonuna dek (kasım-aralık-ocak) sıcaklık 5°C civarında olmalıdır.
-Yıllık 400-600 mm yağış alan yerlerde ekonomik anlamda zeylin yetiştiriciliği yapılır.
BD  /  at  October 28, 2021  /  No comments

 

Zeytinciliği sınırlayan en önemli iklim etmenleri sıcaklık ve yağıştır. Zeytin yetişen yerlerde ısı ortalaması 15-20 °C arasında olmalıdır. Zeytin ağacı 25-30°C'lerde çok iyi gelişir. Dayanabildiği en az sıcaklık –7 Colup bu derecenin altında don zararı artar. Hava sıcaklığı +7°C ve altına düşünce zeytin ağacı dinlenmeye çekilir. Kış soğuklama süresinin 60-75 gün kadar olması yeterlidir. Zeytin .ağacının çeşitli vejetasyon devrelerinde ısı isteği farklıdır:
-Tik sürgünlerin görülmesinden çiçeklenmeye kadar olan devrelerde (şubat-mart) sıcaklığın5-10°C olması gerekir.
-Çiçeklenme döneminde (mayıs-haziran) sıcaklık 15-20°C olmalıdır.
-Meyve oluşumu ve büyüme döneminde (temmuz-ekim arası) sıcaklığın 20-25°C olması gerekir.
-Olgunluk döneminde (eylül-ekim-kasım) sıcaklık 15°C dolayında olmalıdır.
-Tam olgunluk hasat sonuna dek (kasım-aralık-ocak) sıcaklık 5°C civarında olmalıdır.
-Yıllık 400-600 mm yağış alan yerlerde ekonomik anlamda zeylin yetiştiriciliği yapılır.

ZEYTİN YETİŞTİRİCİLİĞİNDE FİDAN ÜRETİM METOTLARI

 

Zeytin üretim metodlan 2 grup altında toplanmaktadır.
A-Vegatatif (Eşeysiz) Üretim:
Bu metodun esasını çelik, obur, yumru, sürgün gibi ağaç parçalanmn köklendirilmesi oluşturur. Bu metodla her fert kendi irsi vasıflarını devam ettirir. 
B-Generatif (Eşeyli) Üretim:
Bu metodun esası çekirdekten elde edilen çöğürlerin ve ergin ağaçların aşılanmasıdır. Tohumla üretmede, çoğunlukla nesillerde az veya çok bir açılma görülür.
Dünyadaki zeytin ağacı varlığının %98 ne sahip bulunan Akdeniz sahil şeridinde yer alan memleketlerde yetiştiriciliğin 19. yüzyılın sonlarına kadar kalın dal çelikleri, yumrular ve köklendirilmiş oburlar kullanılmak suretiyle yapıldığı bilinmektedir. 1880 yılından başlayarak'özellikle yeni endüstiriyel zeytin bahçelerinin kurulmasında-kullanılacak vegatatif materyalin, ihtiyacı karşılayamaması genaratif üretim tipinin fidan çoğaltımında ağırlıklı olarak uygulanmasında zorlunluluk yaratmış ve bu yolla ihtiyacı karşılayacak çok sayıda fidanı üretmek mümkün olmuştur.
1940 yılından sonra bir yıllık zeytin çeliklerinin köklendirilerek üretim materyali olarak kullanılması konusunda başlatılan çalışmalarda büyük ilerlemeler kaydedilmiş ve (Mist PROPAGATION), şişleme metodu ile geniş çapta uygulamaya geçilmiştir.
Ancak şişleme metodunda, materyal sağlama konusundaki güçlük aşılmış olmasına rağmen çok masraflı olması ve materyallerin fidan üretimine uygun olmaması gibi problemlere henüz çözüm getirilememiştir. Tüm bu hususlar dikkate alınarak generatif üretim, zeytincilikte önemini korumaktadır.
Ekilecek Tohumda Aranılacak Özellikler Ve Tohum Temini:
Generatif üretimde çöğür temininde kullanılmak üzere tohumlar şu 2 kaynaktan elde edilir.
1-Olivaster (Oleaster)(Yabani Zeytinler çekirdeklerinden. 
2-Kültür çeşitlerinin çekirdeklerinden.
-Yabani zeytinler kolay temin edilmesine karşın, tohumluk özellikleri açısından bir çok istenmeyen özellikler de gösterirler.
-Yabani zeytinlerin çekirdeklerinden çok çeşitli tipte çöğürler meydana gelir. Bunların gövdelerinde meydana gelen anormal dallanmalar yastıklarda karşılıklı olumsuz etkiler yapmaktadır. Oysaki kültür çeşitlerinin çekirdeklerinden daha mütecanis ve genellikle tek sürgün üzerinden gelişen çöğürler meydana gelmektedir.
-Yabani zeytin çekirdeklerinin çimlenme güçleri kültür çeşitlerine göre çok zayıftır.
-Yabani zeytinlerin çöğürlerinde internodyum aralan çok kısa, gövde kabuklan çok incedir. Bu nedenle aşı için uygun bir ortam bulmada zorluk yaratırlar. Aşı tutma oranlan da bir hayli düşüktür.
-Yabani zeytin çöğürlerinin soğuğa dayanıklıkları düşüktür.
-Tüm bunlardan sonra yabani zeytin kullanılmasının zorunlu olduğu hallerde ak delice tipinin, kara delicelerden daha uygun olacağını belirtmekte yarar vardır. Çünkü ak deliceler çeşidi özellikleriyle kültür çeşitlerine daha fazla yakınlık göstermekte ve anaçlık vasıflan kısmen daha uygun olmaktadır.
-Son yıllarda zeytinci ülkelerde, generatif üretimde tohum kaynağı olarak kültür çeşitleri kullanılmaktadır. Zeytinde çekirdeklerin kabuk kalınlığının, çimlenme yüzdesi ve çimlenme gücü üzerinde önemli etkisi vardır. Çekirdek küçüklüğü çimlenme yüzdesinin düşük olacağını göstermez.
Tohumların Ekime Hazırlanması:
Bunda ilk iş meyve etinin çekirdekten ayrılmasıdır. Günümüzde bu işlemde, Âcapulco tipi çekirdek çıkarma makinası kullanılmaktadır. 'Bu aletin özelliği embriyoya herhangi bir zararlı etki yapmadan eti çekirdekten ayırmasıdır. Bu tip makınalar Türkiye'de yoktur. Eti çekirdekten ayırmada diğer bir yöntem danelerin yan yanya kum ve odun talaşı veya pirinç ile karıştırılarak yağ fabrikalarında sıkıştınlmasıdır.Çekirdeklerin etten ayrılmasında basit ve bizde çok kullanılan bir yöntemde, toplanan tohumluk zeytin donelerinin sert ve düzgün bir ceminde 2-3 cm kalınlıkta yaydıp lastik çizıneli işçiler tarafından çiğnenmesidir. Böylece ezilen eti kısmen ayrılan çekirdekler alta geçmeyecek sıklıktaki elekler üzerinde hafif su verilmek suretiyle kalın telli fırçalarla ovulmakta ve üzerlerindeki et kalıntıları tamamiyle uzaklaştırılmaktadır.Bundan sonra çekirdekler % -5 lik kostik (NaOH) eriyiğinde çekirdek kalınlıklarına göre 15-20 dakika41e 5-6 saat arasında tutulurlar.Burada amaç özellikle yağ tabakasının uzaklaştırılmasıdır. Aynı amaç için kül suyu da kullanılabilir. Kestikle muameleden sonra çekirdekler su ile iyice yıkanırlar.Zeytin çekirdeklerinin zayıf ve çürük embriyo içerenlerinin ekilmeden önce anlaşılması için çekirdeklerin 4-6 saat süre ile tuzlu suda -tutulup, su üzerinde yüzenlerin uzaklaştırılmasından sonra diğerlerinin tatlı su ile bir kaç defa yıkanmaları da uygulanan yöntemlerden biridir.
KATLAMA:
Ilıman iklim tohumlarının bazılarında bir dinlenme devresinin olduğu bilinmektedir. Tohumun ana bitkiden ayrıldıktan sonra canlılığını korumasına karşın, bir müddet çimlenmemesi şeklinde oluşan durumu ortadan kaldırıp çimlenmeyi sağlayabilmek için, tohumların kış boyunca nemli bir kum veya toprak tabakası arasında tutulması gerekmektedir. Tohumun embriyosunu çimlenme olgunluğuna getiren bu işleme, katlama denilmektedir.
İyi Bir Katlama İçin Gerekli Şartlar:
1-Düşük sıcaklık 
2-Nemin tohum tarafından alınması
3-îyi bir havalandırma
4-Belirli bir zaman süresi
Embriyonun çimlenme olgunluğuna gelebilmesi için 3-7 °C arası en uygun sıcaklıklardır. Tohum kuruma veya havalandırma azlığı çimlenme olgunluğuna gelmede yavaşlatıcı veya durdurucu bir etkiye neden olur. Sonbaharda hasat edilen zeytinin tohumlan hasada izleyen 2. İlkbahara kadar çimlenmezler. Tohum kabuğunun su geçirmemesi dinlenmenin esas nedenleridir.
Başlıca Katlama Şekilleri:
1- 60 cm derinlikte hendek dibine 8-10 cm taş,üzerine 5 cm kalınlıkta hafif toprak, (1/3 kum, 1/3 yanmış gübre, 1/3 funda toprağı) konur. Bunun üzerine 2 cm kalınlıkta çekirdek serilir. Tekrar 2 cm kum konulur. Hendek doldurulur en üste yine kum konur. Üst kısım hasır ile örtülür. Nem kontrol edilir. Gerekirse süzgeçli kova ile su verilir. Çekirdeklerin %10-15'i çatlayınca katlamaya son verilir.
2- Kümbet usûlü katlama; l m çapında 7-8 cm kalınlığında, zemine çakıl taşı konur. Bunun ortasına l m uzunluğunda 7-8 cm çapında delikli ve üst kısmı kapaklı bir boru yerleştirilir, l kat kum, l kat çekirdek konarak yukarıya koni şeklinde yükseltilir. Koninin etrafı 3-4 cm kalınlığında balçık şeklinde bir çamur ile sıvanır. Nem kontrol edilir. Gerekirse borudan su verilir.
3- Sandık içinde yapılan katlama; Bu usulde katlama yapılan odanın ısısı 20-25 °C de sabit tutulmalıdır. Sandıklar değişik boyutta olabilir. Sandığın tabanında havalanma ve suyun sızması için l cm çapında 8-10 delik bulunur. Tabana 3-4 cm kum serilir, üzerine l kat çekirdek, 2 cm kum, tekrar çekirdek yerleştirilir. En üst kum olacak şekilde en üst kısımda 3 cm kalana kadar sandık doldurulur ve çuval serilir. 7-10 günde bir ılık su ile sulama yapılmalıdır.
TOHUM EKİMİ:
Ekimde soğuk yastıklar, sıcak yasaklar ve seralar kullanılır. Yastıkların hazırlanmasında toprakların her yıl değiştirilmesi, temizlik ve hastalıklarla mücadele açısından gereklidir.
Soğuk Yastıklar: Sonbahar ekimi, iklimi müsait yerlerde uygun olabilir. Ekim zamanı eylül-kasım aylandır. Metrekareye 3-6 kg tohum atılır, üzerine 1/3 kum, 1/3 funda toprağı, 1/3 yanmış elenmiş gübre karşınımdan 2-4 cm lik kapak atılır, süzgeçli kova ile sulanır. Ot alma, sulama, soğuktan koruma, kaymak kırma gibi bakım işlemleri yürütülür.
Sıcak Yastıklar: Doğu-Batı istikametinde hazırlanırlar, l m. genişlikteki yastıkların kuzeye bakan tarafları 50-60 cm güneye bakan tarafları ise 20-30 cm yüksekliktedir. Tabana 15-20 cm kalınlıkta yanmış hayvan gübresi bunun üzerine 1/3 oranında kum, yanmış gübre, funda toprağından 15-20 cm. konur. Daha sonra çekirdekler konur, 2-4 cm.lik harç ile örtülür. İyice bastırılır, can suyu verilir. Bu yastıklarda ekim zamanı ekim-kasım aylandır. Yastıkların üzeri cam çerçeveyle kapatılır. Don yapabilecek havalarda ayrıca üzerlerine hasır örtülür. Bu tür yastıklarda çekirdekler daha erken ve daha iyi çıkabilir.
Seralar: Sulama, havanın nisbi nemi ve ısı tekniğine uygun şekilde a-yarlanır. Seralarda ekim zamanı, Ekim ayının sonlandır. Seradaki yastıkların tabanına 4-5 cm çakıl döşenir. Üzerine 15 cm. funda toprağı, onun üstüne 10 cm. harç yayılır, sulanır ve çekirdekler serilir, daha sonra 3-4 cm harç serilip süzgeçli kova ile can suyu verilir. Sera içinde uygun ısı 23-25 °C nisbi nem ise %70 olmalıdır. 
ÇÖĞÜRLERİN ŞAŞIRTILMASI:
Yastık ve seralarda çimlenip gelişen çöğürlerin şaşırtma tavalarına nakli Mart sonunda başlar, nisan ayında devam eder. Bu dönemde çöğürler 6-8 yapraklı hale gelmişlerdir.Metrekareye 7-8 kg yanmış koyun gübresi toprakla iyice karıştırılıp tavalar hazırlanır. Dikimden l gün önce.yastıklardaki çöğürler güzelce sulanır. Böylece sökümleri kolaylaşır. Bozuk olan çöğürler atılır. Sağlam olanlar 10x10 cm. aralıklarla dikilir. Dikimden sonra can suyu verilir.Daha sonra tavalarda ot ayıklama, çapalama, gübreleme, sulama, ilaçlama gibi kültürel işlemler yapılır.
ÇÖĞÜRLERİN AŞILANMASI:
Şaşırtma tavalarına dikimlerinden 1 yıl sonra yaklaşık 30-70 cm. boya ve boğaz noktasında 5 mm. çapa erişince (kurşun kalem kalınlığında) aşılanır. En uygun aşı çoban aşısıdır. Çoban aşısında kalemler bir yıl önceki sürgünlerden alınır. Kalemler 2 yaprak, 2 göz içermelidir. Yaprakların 2/3 ü kesilerek su uçma yüzeyi azaltılır. Aşı yapmak için fazla rüzgarlı olmayan günleri : seçmekte yarar vardır.
VEGATATİF ÇOĞALTMA YÖNTEMLERİ:
Çöğür aşılama ile fidan yetiştiriciliğinin uzun zamana gereksinim göstermesi ve yeterli sayıda fidan elde edilemeyişi nedeniyle vegetatif yolla fidan üretimine önem verilmesi gerekmektedir.
Vegatatif üretim 
1-Yumnılarla
2-Dip sürgünleriyle (Obur, kanırtmaç)
3-Çeliklerle
Yumrularla: Zeytin ağaçlarının gövde veya turbu üzerinde oluşan şişkinliklere, yumru denir. Bu yöntem Türkiye'de Güney Anadolu bölgesinde uygulanmaktadır. Su ve sulama imkanı kıt olan yerlerde uygundur. Yumrular kalem ile anacın uyuşmazlığında budama veya çarpmadan oluşan yaraların kapatılması sırasında yaşlı, bakımsız, yeterince aktivite göstermeyen ağaçlarda oluşur.
Yumrular genellikle 0,5-5 kg ağırlıktadır. Ağaca zarar gelmeyecek şekilde bir ağaçtan 2-5 yumru çıkarılabilir. Kurak yerlerde dikilecek yumruların ağırlıkları fazla olmalıdır.
İyi bir yumruda:
1-Yumrunun kabuğu yeterince kalın olmalı kabuk yaralanmamalıdır.
2-Kabuk altındaki odun kısmı kalın ve sağlıklı olmalıdır:
3-Yumrular açık renkli, düzgün kabuklu olmalı, üzerinde uyur gözlerin olduğunu gösterir hafif kabaralar olmalıdır.
4-Yumru çıkarılırken odun kısmı oldukça düzgün olmalıdır. 
5-Yumrudan çıkan sürgünler, fazla dallar kesilmelidir. 
Ağaçtan çıkarılan yumru hemen dikilmezse serin, rüzgar tutmayan gölge bir yerde 24-28 saat saklanabilir. Daha uzun süre bekletmek yada bir tarafa nakletmek zorunun ise, ıslak çuval talaş veya yosun arasında bilhassa nem kaybettirmeyen naylon keseler içinde 8-10 gün dayanır. Uzun zaman kurak şartlarda kalmış yumruların dikimden evvel 3-5 saat su içinde bırakılarak şişirilmesi gerekir.
Yumruların Dikileceği Çukurların Hazırlanması ve Dikim Zamanı
Yumruların dikileceği çukurların derinlik ve genişliğine kadar fazla olursa o kadar iyi olur. Bu ağır topraklar için 100x100x80 cm hafif topraklar için 80x80x80 cm olmalıdır.Dikim mevsimi olarak Kasımdan Nisana kadar devam eder.îyi bakım şartlan sonucunda 35-40 gün sonra sürgünler toprak yüzeyine çıkar.Dikim yapılacak toprak ağır ise dibine 15-20 cm taş ve çakıl bunun üzerine 35-40 cm gübre karıştırılmış üst toprak yumrunun üzerine 3-4 cm kalınlığında kum veya alüviyal toprak, serpilir. Çukurun kenarları aynı seviyeyi alıncaya kadar gübre+toprak karışımı konur. Yumru toprağın 20 cm altında kalmalıdır. Bu miktar ağır topraklarda 10 cm, süzek topraklarda 30 cm olmalıdır, süzgeçli kova ile sulanmalıdır. Toprak yüzeyinde oluşan kaymak tabakası kırılmalıdır. Yumrunun üzerine taş, tahta, toprak, samanla gölgelik yapılır.Buna evcik denir.
Evciğim Faydalan:
1-Toprak kabarık ve yeterli nemde kalır.
2-Yumrudan çıkan sürgünler güneş ve rüzgardan korunur.
3-Her sulama sonunda kaymak kırma zorunluluğu ortadan kalkar.
4-Daha fazla su kullanılmasını önler. Sürgünler 35-40 cm olunca evcik kaldırılmalıdır.
Yumrudan Üretmenin Yararları:
1-Yumrular iyi seçilip tekniğine uygun dikilirse tutma oranı yüksek olmaktadır.
2-Kültür çeşitlerinden alınırsa aşı zorunluluğu ortadan kalkar.
3-Yumrudan yetiştirilen ağaçlar daha düzgün olmaktadır.
4-Doğrudan yerlerine dikildiklerinde kısa sürede fidan üretimi gerçekleşmektedir.
5-Yaşlı zeytinlik varsa masrafsızca yumru elde etmek mümkündür. 
Sakıncaları:
1-Yumrular genç ve ürün vermekte olan ağaçlardan alınırsa ağaç yıpranır, verimden düşer.
2-İstenilen çeşitten yeterli büyüklükte ve çok miktarda yumru bulmak güçtür.
3-Anaç delice olan ağaçlardan alman yumrularda, tekrar aşı yapılma zorunluluğu vardır.
Dip Sürgünleriyle: Zeytin ağaçlarının turbundan çıkan sürgünlere dip sürgünü denilmektedir. Bu sürgünler kendi yumrularını geliştirdikleri zaman ana yumrudan çıkarılıp fidanlık tesis edilecek yerlere dikilirler. Bu yöntemin diğer bir adı da kanırtmaçtır. Dip sürgünleri yabani ise dikimden 2-3 yıl sonra kalem veya göz aşısı yapılır. Bu üretim şekli daha çok Marmara Bölgesinde uygulanır. 
Çeliklerde Çoğaltma
1-Kalın dal çelikleriyle 
2-Yapraklı yeşil çeliklerle
Kalın dal çelikleri ile:Bu çok eski zamandan beri bilinen yöntemdir. Gövde ve dallarında bol miktarda durgun ve sürgün gözlerin bulunması nedeniyle çok yaşlı kısımlar bile kolayca köklenmektedir.Bu metod İspanyada uygulanmakta üç ve daha yaşlı dallardan alınan çeliklerdir. Bu çeliklerin boylan 25-30 cm. çaplan ise 3-5 cm olmalıdır. Üzerinde yosun bulunmayan, hastalıksız çelikler alınmalıdır.
Çeliklerin Alınma Zamanı:Kış dinlenme zamanı alınabilirler. Marttan sonra yapılacak dikimlerde ise yeterince köklenemezler. Donlu havalarda dikim yapılmayıp, çelikler uygun zamana kadar uygun şartlar altında saklanmalıdır. İstif edilen yerde hava boşlukları bulunmalıdır.
Toprağın Hazırlanması ve Dikim:
Dikilecek toprak; derin, zengin, süzek ve yeterince nem tutmalıdır. Dikimden önce derince sürülmelidir. 30-40 cm derinden sürülerek toprakta hendekler açılır. Sıralar arası 40-120 cm arasında değişir. Çelikler sıralar içine 45°.ük bir meyille veya yatay olarak yerleştirilirler. 45ö°lik meyille yerleştirilen çelikler arasında 40-50 cm. mesafe olmalı. İri kalın çelikler ise 10-15 cm. aralıkla yatay olarak dikilmelidir.Üzerleri 2 cm kalınlıkta toprakla örtülmelidir. Dikim sıralan bol su ile sulanmalıdır. Yaz devresinde sulama ot alma, çapalama, hastalık ve zararlılarla mücadele gibi işlemlerin yapılması gerekmektedir. 1. gelişim yılı sonunda bırakılan 2-3 sürgün dışında yeni gelişen sürgünler varsa, bunlar çıkarılmalıdır. Bırakılan sürgün yan ve doruk dal üzerinden 5-15 cm lik uç alınmalıdır. Normal gövde kalınlıklarını aldıklarında 40 cm den tepeleri vurulur. Dağıtılacak fidanlar en az 1,5 cr.ı çapında olmalıdır.Fidanlıklarda 2-3 yıl bakımları yapılan fidanlar asıl yerlerine dikilmek üzere dikim mevsiminde sökülürler. Toprak, sökümden 1-2 gün önce sulanmalıdır. Gövdeleri 40 cm, kökleri 10-15 emden kesilir. Yan dallar çıkarılır. Fidanlar dikime hazır hale getirilir.
Yapraklı Yeşil Çeliklerle Şişleme Şartların da Zeytin Fidanı Üretimi:Bir yaşlı yari odunsu yapraklı çeliklerin hormonla muamele edilmek suretiyle özel şekilde hazırlanmış seralarda ve özel şartlar altında köklendirilmesidir. Bu metod ilk defa Süs Bitkilerinde uygulanmıştır. Ülkemizde üretilen zeytin fidanlarının %80 i bu yolla üretilmektedir. Köklenmeye Etki Eden Faktörler:
1-Çeliklerin alınma zamanı İlkbahar (Şubat sonundan Nisan ortalarına kadar) ve yaz (Temmuz sonundan Eylül başına kadar) olan devrelerdir.
2-Çelik tipleri köklenmede rol oynamaktadır.
Köklendirmeye alınacak tek senelik sürgün 
1.Dip 
2.Orta 
3. Uç çelik diye 3 kısma ayrılmaktadır.
Bir senelik sürgünün dalla birleştiği yerden itibaren 12-15 cm lik kışımı dip, bundan sonraki 12-15 cm lik kısmı orta ve uçta kalan kısım uç çelik diye adlandırılır.
Yaz aylarında alınan çelikler için dip ilkbaharda alınan çelikler için orta kısımların kullanılması tavsiye edilmektedir.
3-Köklenmeyi teşvik edici maddelerin etkisi îndolbutirik asit (IBA), (IAA) indolasetikasit ve naftalenasetikasit (NAA) ayn ayrı veya birlikte kullanılmış hepside iyi bir sonuç vermiştir.Bunlardan en çok IBA 2000-4000 ppm'lik solüsyonu kullanılmaktadır. Bu solüsyona dikimden hemen önce 4-5 saniye süre ile çeliklerin 2-2,5 cm. lik dip kısımları daldırılıp, hemen dikim yapılmalıdır. 
4-Köklenmede ısının etkisi; Çeliklerin köklenmesinde ortam ısısının çok önemi vardır. Isı 20-25 °C olmalıdır. Sıcaklığı sabit bir derecede muhafaza etmek gerekir. Gece ile gündüz arasındaki sıcaklığın farklı olduğu yerlerde seranın ısıtılması gerekir.
5-Köklenmede nemin rolü; Ortam nemi %90-95 civarında olmalıdır. Bu derece yüksek nem, yapraklı dikilen zeytin çeliklerinde evaporasyonu ve dolayısıyla solmayı önlemek içindir.
6-Köklendirme Ortamının Etkisi; Köklendirme ortamı; köklenme süresince çelikleri yerinde tutar, çeliklere su temin eder, çelik tabanına hava temin eder.Köklendirme ortamı olarak en iyi sonucu perlit vermiştir.
7-Kullanılan çeşitlerin köklenmeye etkisi:
Domat çeşidi %20-25 
Memecik çeşidi %30-35
Ayvalık çeşidi %60-70
Gemlik çeşidi %80-90
Manzalina %95-100 oranlarında köklenirler.
Şişleme Metodu ile zeytin fidan, üretiminde takip edilecek sıra;Çelikler yeni tesis edilmiş zeytinliklerdeki veya anaçlıklardaki genç zeytin ağaçla, mm bir yıllık sürgünlerinden hazırlanmaktadır. Çeliğin alt kısmındaki bir gözün hemen altından düzgün olarak kesilmesi ve alttan 4 yaprağın koparılarak üstteki gözün üzerinden meyilli bir şekilde kesilmesi suretiyle yapılmaktadır. Böylece 12-15 cm. uzunlukta hazırlanmış olan her çelik 6-8 yaprak içermektedir.Gölge ve kapalı bir yerde hazırlanan çelikler 25'lik demetler haline getirilerek alttan sıkıca bağlanırlar. Bu demetler halindeki çeliklerin dip kısımları derin bir kapta bulunan hormon eriyiğine 5 saniye müddetle batırılır. Hormonlanmış çelikler sele veya sepetler içinde köklendirme seralarına taşınır. Köklendirme yastıklarına m2 ye 800-1000 çelik isabet edecek şekilde dikilirler.Dikimle birlikte şişlemeye de başlanır. Normal olarak ilk günlerde 10 dakika ara ile 8 saniye süre ile şişleme yapılır. Kök uzunluğu 2,5-3 cm'i bulunca şişleme daha uzun aralıklarla yapılmalıdır. 40-45 günlerde ise bu aralık 30 j dakikaya çıkarılmalıdır. Bu süre içinde haftada l veya 2 kez gübre solüsyonu verilmelidir. Köklenmenin tamamlandığı devrede çelikler 8x12 cm boyutlarındaki saksılara şaşırtılmaktadır. Ayrıca şaşırtma içinde jiffy saksıları ve küçük naylon torbalarda kullanılmaktadır. Dikimden sonra aynı serada 3-5 gün bırakılan saksılar şişlemeye tabi tutulurlar. Saksılara, naylon torbalara dikilmiş olan çeliklerin dış şartlara alışmalarını kolaylaştırmak için nispi nemi daha düşük II. seraya alınmaları gerekmektedir.Burada gelişmesini tamamlayan çelikler 50-80 cm.i bulunca dışarıdaki fidanlığa veya daha büyük naylon torbalara nakledilmektedir. 
Bu şekilde yapılan zeytin fidan yetiştiriciliğinin avantajları; 
1-Daha kısa zamanda fidan elde edilmektedir. 
2-Tüm fidanlar homojen olmakta zeytinliklerde daha standart olup erken ürüne yatmaktadır. 
3-Anacın kalem üzerindeki kötü etkileri yok edilmektedir. 
BD  /  at  October 28, 2021  /  No comments

 

Zeytin üretim metodlan 2 grup altında toplanmaktadır.
A-Vegatatif (Eşeysiz) Üretim:
Bu metodun esasını çelik, obur, yumru, sürgün gibi ağaç parçalanmn köklendirilmesi oluşturur. Bu metodla her fert kendi irsi vasıflarını devam ettirir. 
B-Generatif (Eşeyli) Üretim:
Bu metodun esası çekirdekten elde edilen çöğürlerin ve ergin ağaçların aşılanmasıdır. Tohumla üretmede, çoğunlukla nesillerde az veya çok bir açılma görülür.
Dünyadaki zeytin ağacı varlığının %98 ne sahip bulunan Akdeniz sahil şeridinde yer alan memleketlerde yetiştiriciliğin 19. yüzyılın sonlarına kadar kalın dal çelikleri, yumrular ve köklendirilmiş oburlar kullanılmak suretiyle yapıldığı bilinmektedir. 1880 yılından başlayarak'özellikle yeni endüstiriyel zeytin bahçelerinin kurulmasında-kullanılacak vegatatif materyalin, ihtiyacı karşılayamaması genaratif üretim tipinin fidan çoğaltımında ağırlıklı olarak uygulanmasında zorlunluluk yaratmış ve bu yolla ihtiyacı karşılayacak çok sayıda fidanı üretmek mümkün olmuştur.
1940 yılından sonra bir yıllık zeytin çeliklerinin köklendirilerek üretim materyali olarak kullanılması konusunda başlatılan çalışmalarda büyük ilerlemeler kaydedilmiş ve (Mist PROPAGATION), şişleme metodu ile geniş çapta uygulamaya geçilmiştir.
Ancak şişleme metodunda, materyal sağlama konusundaki güçlük aşılmış olmasına rağmen çok masraflı olması ve materyallerin fidan üretimine uygun olmaması gibi problemlere henüz çözüm getirilememiştir. Tüm bu hususlar dikkate alınarak generatif üretim, zeytincilikte önemini korumaktadır.
Ekilecek Tohumda Aranılacak Özellikler Ve Tohum Temini:
Generatif üretimde çöğür temininde kullanılmak üzere tohumlar şu 2 kaynaktan elde edilir.
1-Olivaster (Oleaster)(Yabani Zeytinler çekirdeklerinden. 
2-Kültür çeşitlerinin çekirdeklerinden.
-Yabani zeytinler kolay temin edilmesine karşın, tohumluk özellikleri açısından bir çok istenmeyen özellikler de gösterirler.
-Yabani zeytinlerin çekirdeklerinden çok çeşitli tipte çöğürler meydana gelir. Bunların gövdelerinde meydana gelen anormal dallanmalar yastıklarda karşılıklı olumsuz etkiler yapmaktadır. Oysaki kültür çeşitlerinin çekirdeklerinden daha mütecanis ve genellikle tek sürgün üzerinden gelişen çöğürler meydana gelmektedir.
-Yabani zeytin çekirdeklerinin çimlenme güçleri kültür çeşitlerine göre çok zayıftır.
-Yabani zeytinlerin çöğürlerinde internodyum aralan çok kısa, gövde kabuklan çok incedir. Bu nedenle aşı için uygun bir ortam bulmada zorluk yaratırlar. Aşı tutma oranlan da bir hayli düşüktür.
-Yabani zeytin çöğürlerinin soğuğa dayanıklıkları düşüktür.
-Tüm bunlardan sonra yabani zeytin kullanılmasının zorunlu olduğu hallerde ak delice tipinin, kara delicelerden daha uygun olacağını belirtmekte yarar vardır. Çünkü ak deliceler çeşidi özellikleriyle kültür çeşitlerine daha fazla yakınlık göstermekte ve anaçlık vasıflan kısmen daha uygun olmaktadır.
-Son yıllarda zeytinci ülkelerde, generatif üretimde tohum kaynağı olarak kültür çeşitleri kullanılmaktadır. Zeytinde çekirdeklerin kabuk kalınlığının, çimlenme yüzdesi ve çimlenme gücü üzerinde önemli etkisi vardır. Çekirdek küçüklüğü çimlenme yüzdesinin düşük olacağını göstermez.
Tohumların Ekime Hazırlanması:
Bunda ilk iş meyve etinin çekirdekten ayrılmasıdır. Günümüzde bu işlemde, Âcapulco tipi çekirdek çıkarma makinası kullanılmaktadır. 'Bu aletin özelliği embriyoya herhangi bir zararlı etki yapmadan eti çekirdekten ayırmasıdır. Bu tip makınalar Türkiye'de yoktur. Eti çekirdekten ayırmada diğer bir yöntem danelerin yan yanya kum ve odun talaşı veya pirinç ile karıştırılarak yağ fabrikalarında sıkıştınlmasıdır.Çekirdeklerin etten ayrılmasında basit ve bizde çok kullanılan bir yöntemde, toplanan tohumluk zeytin donelerinin sert ve düzgün bir ceminde 2-3 cm kalınlıkta yaydıp lastik çizıneli işçiler tarafından çiğnenmesidir. Böylece ezilen eti kısmen ayrılan çekirdekler alta geçmeyecek sıklıktaki elekler üzerinde hafif su verilmek suretiyle kalın telli fırçalarla ovulmakta ve üzerlerindeki et kalıntıları tamamiyle uzaklaştırılmaktadır.Bundan sonra çekirdekler % -5 lik kostik (NaOH) eriyiğinde çekirdek kalınlıklarına göre 15-20 dakika41e 5-6 saat arasında tutulurlar.Burada amaç özellikle yağ tabakasının uzaklaştırılmasıdır. Aynı amaç için kül suyu da kullanılabilir. Kestikle muameleden sonra çekirdekler su ile iyice yıkanırlar.Zeytin çekirdeklerinin zayıf ve çürük embriyo içerenlerinin ekilmeden önce anlaşılması için çekirdeklerin 4-6 saat süre ile tuzlu suda -tutulup, su üzerinde yüzenlerin uzaklaştırılmasından sonra diğerlerinin tatlı su ile bir kaç defa yıkanmaları da uygulanan yöntemlerden biridir.
KATLAMA:
Ilıman iklim tohumlarının bazılarında bir dinlenme devresinin olduğu bilinmektedir. Tohumun ana bitkiden ayrıldıktan sonra canlılığını korumasına karşın, bir müddet çimlenmemesi şeklinde oluşan durumu ortadan kaldırıp çimlenmeyi sağlayabilmek için, tohumların kış boyunca nemli bir kum veya toprak tabakası arasında tutulması gerekmektedir. Tohumun embriyosunu çimlenme olgunluğuna getiren bu işleme, katlama denilmektedir.
İyi Bir Katlama İçin Gerekli Şartlar:
1-Düşük sıcaklık 
2-Nemin tohum tarafından alınması
3-îyi bir havalandırma
4-Belirli bir zaman süresi
Embriyonun çimlenme olgunluğuna gelebilmesi için 3-7 °C arası en uygun sıcaklıklardır. Tohum kuruma veya havalandırma azlığı çimlenme olgunluğuna gelmede yavaşlatıcı veya durdurucu bir etkiye neden olur. Sonbaharda hasat edilen zeytinin tohumlan hasada izleyen 2. İlkbahara kadar çimlenmezler. Tohum kabuğunun su geçirmemesi dinlenmenin esas nedenleridir.
Başlıca Katlama Şekilleri:
1- 60 cm derinlikte hendek dibine 8-10 cm taş,üzerine 5 cm kalınlıkta hafif toprak, (1/3 kum, 1/3 yanmış gübre, 1/3 funda toprağı) konur. Bunun üzerine 2 cm kalınlıkta çekirdek serilir. Tekrar 2 cm kum konulur. Hendek doldurulur en üste yine kum konur. Üst kısım hasır ile örtülür. Nem kontrol edilir. Gerekirse süzgeçli kova ile su verilir. Çekirdeklerin %10-15'i çatlayınca katlamaya son verilir.
2- Kümbet usûlü katlama; l m çapında 7-8 cm kalınlığında, zemine çakıl taşı konur. Bunun ortasına l m uzunluğunda 7-8 cm çapında delikli ve üst kısmı kapaklı bir boru yerleştirilir, l kat kum, l kat çekirdek konarak yukarıya koni şeklinde yükseltilir. Koninin etrafı 3-4 cm kalınlığında balçık şeklinde bir çamur ile sıvanır. Nem kontrol edilir. Gerekirse borudan su verilir.
3- Sandık içinde yapılan katlama; Bu usulde katlama yapılan odanın ısısı 20-25 °C de sabit tutulmalıdır. Sandıklar değişik boyutta olabilir. Sandığın tabanında havalanma ve suyun sızması için l cm çapında 8-10 delik bulunur. Tabana 3-4 cm kum serilir, üzerine l kat çekirdek, 2 cm kum, tekrar çekirdek yerleştirilir. En üst kum olacak şekilde en üst kısımda 3 cm kalana kadar sandık doldurulur ve çuval serilir. 7-10 günde bir ılık su ile sulama yapılmalıdır.
TOHUM EKİMİ:
Ekimde soğuk yastıklar, sıcak yasaklar ve seralar kullanılır. Yastıkların hazırlanmasında toprakların her yıl değiştirilmesi, temizlik ve hastalıklarla mücadele açısından gereklidir.
Soğuk Yastıklar: Sonbahar ekimi, iklimi müsait yerlerde uygun olabilir. Ekim zamanı eylül-kasım aylandır. Metrekareye 3-6 kg tohum atılır, üzerine 1/3 kum, 1/3 funda toprağı, 1/3 yanmış elenmiş gübre karşınımdan 2-4 cm lik kapak atılır, süzgeçli kova ile sulanır. Ot alma, sulama, soğuktan koruma, kaymak kırma gibi bakım işlemleri yürütülür.
Sıcak Yastıklar: Doğu-Batı istikametinde hazırlanırlar, l m. genişlikteki yastıkların kuzeye bakan tarafları 50-60 cm güneye bakan tarafları ise 20-30 cm yüksekliktedir. Tabana 15-20 cm kalınlıkta yanmış hayvan gübresi bunun üzerine 1/3 oranında kum, yanmış gübre, funda toprağından 15-20 cm. konur. Daha sonra çekirdekler konur, 2-4 cm.lik harç ile örtülür. İyice bastırılır, can suyu verilir. Bu yastıklarda ekim zamanı ekim-kasım aylandır. Yastıkların üzeri cam çerçeveyle kapatılır. Don yapabilecek havalarda ayrıca üzerlerine hasır örtülür. Bu tür yastıklarda çekirdekler daha erken ve daha iyi çıkabilir.
Seralar: Sulama, havanın nisbi nemi ve ısı tekniğine uygun şekilde a-yarlanır. Seralarda ekim zamanı, Ekim ayının sonlandır. Seradaki yastıkların tabanına 4-5 cm çakıl döşenir. Üzerine 15 cm. funda toprağı, onun üstüne 10 cm. harç yayılır, sulanır ve çekirdekler serilir, daha sonra 3-4 cm harç serilip süzgeçli kova ile can suyu verilir. Sera içinde uygun ısı 23-25 °C nisbi nem ise %70 olmalıdır. 
ÇÖĞÜRLERİN ŞAŞIRTILMASI:
Yastık ve seralarda çimlenip gelişen çöğürlerin şaşırtma tavalarına nakli Mart sonunda başlar, nisan ayında devam eder. Bu dönemde çöğürler 6-8 yapraklı hale gelmişlerdir.Metrekareye 7-8 kg yanmış koyun gübresi toprakla iyice karıştırılıp tavalar hazırlanır. Dikimden l gün önce.yastıklardaki çöğürler güzelce sulanır. Böylece sökümleri kolaylaşır. Bozuk olan çöğürler atılır. Sağlam olanlar 10x10 cm. aralıklarla dikilir. Dikimden sonra can suyu verilir.Daha sonra tavalarda ot ayıklama, çapalama, gübreleme, sulama, ilaçlama gibi kültürel işlemler yapılır.
ÇÖĞÜRLERİN AŞILANMASI:
Şaşırtma tavalarına dikimlerinden 1 yıl sonra yaklaşık 30-70 cm. boya ve boğaz noktasında 5 mm. çapa erişince (kurşun kalem kalınlığında) aşılanır. En uygun aşı çoban aşısıdır. Çoban aşısında kalemler bir yıl önceki sürgünlerden alınır. Kalemler 2 yaprak, 2 göz içermelidir. Yaprakların 2/3 ü kesilerek su uçma yüzeyi azaltılır. Aşı yapmak için fazla rüzgarlı olmayan günleri : seçmekte yarar vardır.
VEGATATİF ÇOĞALTMA YÖNTEMLERİ:
Çöğür aşılama ile fidan yetiştiriciliğinin uzun zamana gereksinim göstermesi ve yeterli sayıda fidan elde edilemeyişi nedeniyle vegetatif yolla fidan üretimine önem verilmesi gerekmektedir.
Vegatatif üretim 
1-Yumnılarla
2-Dip sürgünleriyle (Obur, kanırtmaç)
3-Çeliklerle
Yumrularla: Zeytin ağaçlarının gövde veya turbu üzerinde oluşan şişkinliklere, yumru denir. Bu yöntem Türkiye'de Güney Anadolu bölgesinde uygulanmaktadır. Su ve sulama imkanı kıt olan yerlerde uygundur. Yumrular kalem ile anacın uyuşmazlığında budama veya çarpmadan oluşan yaraların kapatılması sırasında yaşlı, bakımsız, yeterince aktivite göstermeyen ağaçlarda oluşur.
Yumrular genellikle 0,5-5 kg ağırlıktadır. Ağaca zarar gelmeyecek şekilde bir ağaçtan 2-5 yumru çıkarılabilir. Kurak yerlerde dikilecek yumruların ağırlıkları fazla olmalıdır.
İyi bir yumruda:
1-Yumrunun kabuğu yeterince kalın olmalı kabuk yaralanmamalıdır.
2-Kabuk altındaki odun kısmı kalın ve sağlıklı olmalıdır:
3-Yumrular açık renkli, düzgün kabuklu olmalı, üzerinde uyur gözlerin olduğunu gösterir hafif kabaralar olmalıdır.
4-Yumru çıkarılırken odun kısmı oldukça düzgün olmalıdır. 
5-Yumrudan çıkan sürgünler, fazla dallar kesilmelidir. 
Ağaçtan çıkarılan yumru hemen dikilmezse serin, rüzgar tutmayan gölge bir yerde 24-28 saat saklanabilir. Daha uzun süre bekletmek yada bir tarafa nakletmek zorunun ise, ıslak çuval talaş veya yosun arasında bilhassa nem kaybettirmeyen naylon keseler içinde 8-10 gün dayanır. Uzun zaman kurak şartlarda kalmış yumruların dikimden evvel 3-5 saat su içinde bırakılarak şişirilmesi gerekir.
Yumruların Dikileceği Çukurların Hazırlanması ve Dikim Zamanı
Yumruların dikileceği çukurların derinlik ve genişliğine kadar fazla olursa o kadar iyi olur. Bu ağır topraklar için 100x100x80 cm hafif topraklar için 80x80x80 cm olmalıdır.Dikim mevsimi olarak Kasımdan Nisana kadar devam eder.îyi bakım şartlan sonucunda 35-40 gün sonra sürgünler toprak yüzeyine çıkar.Dikim yapılacak toprak ağır ise dibine 15-20 cm taş ve çakıl bunun üzerine 35-40 cm gübre karıştırılmış üst toprak yumrunun üzerine 3-4 cm kalınlığında kum veya alüviyal toprak, serpilir. Çukurun kenarları aynı seviyeyi alıncaya kadar gübre+toprak karışımı konur. Yumru toprağın 20 cm altında kalmalıdır. Bu miktar ağır topraklarda 10 cm, süzek topraklarda 30 cm olmalıdır, süzgeçli kova ile sulanmalıdır. Toprak yüzeyinde oluşan kaymak tabakası kırılmalıdır. Yumrunun üzerine taş, tahta, toprak, samanla gölgelik yapılır.Buna evcik denir.
Evciğim Faydalan:
1-Toprak kabarık ve yeterli nemde kalır.
2-Yumrudan çıkan sürgünler güneş ve rüzgardan korunur.
3-Her sulama sonunda kaymak kırma zorunluluğu ortadan kalkar.
4-Daha fazla su kullanılmasını önler. Sürgünler 35-40 cm olunca evcik kaldırılmalıdır.
Yumrudan Üretmenin Yararları:
1-Yumrular iyi seçilip tekniğine uygun dikilirse tutma oranı yüksek olmaktadır.
2-Kültür çeşitlerinden alınırsa aşı zorunluluğu ortadan kalkar.
3-Yumrudan yetiştirilen ağaçlar daha düzgün olmaktadır.
4-Doğrudan yerlerine dikildiklerinde kısa sürede fidan üretimi gerçekleşmektedir.
5-Yaşlı zeytinlik varsa masrafsızca yumru elde etmek mümkündür. 
Sakıncaları:
1-Yumrular genç ve ürün vermekte olan ağaçlardan alınırsa ağaç yıpranır, verimden düşer.
2-İstenilen çeşitten yeterli büyüklükte ve çok miktarda yumru bulmak güçtür.
3-Anaç delice olan ağaçlardan alman yumrularda, tekrar aşı yapılma zorunluluğu vardır.
Dip Sürgünleriyle: Zeytin ağaçlarının turbundan çıkan sürgünlere dip sürgünü denilmektedir. Bu sürgünler kendi yumrularını geliştirdikleri zaman ana yumrudan çıkarılıp fidanlık tesis edilecek yerlere dikilirler. Bu yöntemin diğer bir adı da kanırtmaçtır. Dip sürgünleri yabani ise dikimden 2-3 yıl sonra kalem veya göz aşısı yapılır. Bu üretim şekli daha çok Marmara Bölgesinde uygulanır. 
Çeliklerde Çoğaltma
1-Kalın dal çelikleriyle 
2-Yapraklı yeşil çeliklerle
Kalın dal çelikleri ile:Bu çok eski zamandan beri bilinen yöntemdir. Gövde ve dallarında bol miktarda durgun ve sürgün gözlerin bulunması nedeniyle çok yaşlı kısımlar bile kolayca köklenmektedir.Bu metod İspanyada uygulanmakta üç ve daha yaşlı dallardan alınan çeliklerdir. Bu çeliklerin boylan 25-30 cm. çaplan ise 3-5 cm olmalıdır. Üzerinde yosun bulunmayan, hastalıksız çelikler alınmalıdır.
Çeliklerin Alınma Zamanı:Kış dinlenme zamanı alınabilirler. Marttan sonra yapılacak dikimlerde ise yeterince köklenemezler. Donlu havalarda dikim yapılmayıp, çelikler uygun zamana kadar uygun şartlar altında saklanmalıdır. İstif edilen yerde hava boşlukları bulunmalıdır.
Toprağın Hazırlanması ve Dikim:
Dikilecek toprak; derin, zengin, süzek ve yeterince nem tutmalıdır. Dikimden önce derince sürülmelidir. 30-40 cm derinden sürülerek toprakta hendekler açılır. Sıralar arası 40-120 cm arasında değişir. Çelikler sıralar içine 45°.ük bir meyille veya yatay olarak yerleştirilirler. 45ö°lik meyille yerleştirilen çelikler arasında 40-50 cm. mesafe olmalı. İri kalın çelikler ise 10-15 cm. aralıkla yatay olarak dikilmelidir.Üzerleri 2 cm kalınlıkta toprakla örtülmelidir. Dikim sıralan bol su ile sulanmalıdır. Yaz devresinde sulama ot alma, çapalama, hastalık ve zararlılarla mücadele gibi işlemlerin yapılması gerekmektedir. 1. gelişim yılı sonunda bırakılan 2-3 sürgün dışında yeni gelişen sürgünler varsa, bunlar çıkarılmalıdır. Bırakılan sürgün yan ve doruk dal üzerinden 5-15 cm lik uç alınmalıdır. Normal gövde kalınlıklarını aldıklarında 40 cm den tepeleri vurulur. Dağıtılacak fidanlar en az 1,5 cr.ı çapında olmalıdır.Fidanlıklarda 2-3 yıl bakımları yapılan fidanlar asıl yerlerine dikilmek üzere dikim mevsiminde sökülürler. Toprak, sökümden 1-2 gün önce sulanmalıdır. Gövdeleri 40 cm, kökleri 10-15 emden kesilir. Yan dallar çıkarılır. Fidanlar dikime hazır hale getirilir.
Yapraklı Yeşil Çeliklerle Şişleme Şartların da Zeytin Fidanı Üretimi:Bir yaşlı yari odunsu yapraklı çeliklerin hormonla muamele edilmek suretiyle özel şekilde hazırlanmış seralarda ve özel şartlar altında köklendirilmesidir. Bu metod ilk defa Süs Bitkilerinde uygulanmıştır. Ülkemizde üretilen zeytin fidanlarının %80 i bu yolla üretilmektedir. Köklenmeye Etki Eden Faktörler:
1-Çeliklerin alınma zamanı İlkbahar (Şubat sonundan Nisan ortalarına kadar) ve yaz (Temmuz sonundan Eylül başına kadar) olan devrelerdir.
2-Çelik tipleri köklenmede rol oynamaktadır.
Köklendirmeye alınacak tek senelik sürgün 
1.Dip 
2.Orta 
3. Uç çelik diye 3 kısma ayrılmaktadır.
Bir senelik sürgünün dalla birleştiği yerden itibaren 12-15 cm lik kışımı dip, bundan sonraki 12-15 cm lik kısmı orta ve uçta kalan kısım uç çelik diye adlandırılır.
Yaz aylarında alınan çelikler için dip ilkbaharda alınan çelikler için orta kısımların kullanılması tavsiye edilmektedir.
3-Köklenmeyi teşvik edici maddelerin etkisi îndolbutirik asit (IBA), (IAA) indolasetikasit ve naftalenasetikasit (NAA) ayn ayrı veya birlikte kullanılmış hepside iyi bir sonuç vermiştir.Bunlardan en çok IBA 2000-4000 ppm'lik solüsyonu kullanılmaktadır. Bu solüsyona dikimden hemen önce 4-5 saniye süre ile çeliklerin 2-2,5 cm. lik dip kısımları daldırılıp, hemen dikim yapılmalıdır. 
4-Köklenmede ısının etkisi; Çeliklerin köklenmesinde ortam ısısının çok önemi vardır. Isı 20-25 °C olmalıdır. Sıcaklığı sabit bir derecede muhafaza etmek gerekir. Gece ile gündüz arasındaki sıcaklığın farklı olduğu yerlerde seranın ısıtılması gerekir.
5-Köklenmede nemin rolü; Ortam nemi %90-95 civarında olmalıdır. Bu derece yüksek nem, yapraklı dikilen zeytin çeliklerinde evaporasyonu ve dolayısıyla solmayı önlemek içindir.
6-Köklendirme Ortamının Etkisi; Köklendirme ortamı; köklenme süresince çelikleri yerinde tutar, çeliklere su temin eder, çelik tabanına hava temin eder.Köklendirme ortamı olarak en iyi sonucu perlit vermiştir.
7-Kullanılan çeşitlerin köklenmeye etkisi:
Domat çeşidi %20-25 
Memecik çeşidi %30-35
Ayvalık çeşidi %60-70
Gemlik çeşidi %80-90
Manzalina %95-100 oranlarında köklenirler.
Şişleme Metodu ile zeytin fidan, üretiminde takip edilecek sıra;Çelikler yeni tesis edilmiş zeytinliklerdeki veya anaçlıklardaki genç zeytin ağaçla, mm bir yıllık sürgünlerinden hazırlanmaktadır. Çeliğin alt kısmındaki bir gözün hemen altından düzgün olarak kesilmesi ve alttan 4 yaprağın koparılarak üstteki gözün üzerinden meyilli bir şekilde kesilmesi suretiyle yapılmaktadır. Böylece 12-15 cm. uzunlukta hazırlanmış olan her çelik 6-8 yaprak içermektedir.Gölge ve kapalı bir yerde hazırlanan çelikler 25'lik demetler haline getirilerek alttan sıkıca bağlanırlar. Bu demetler halindeki çeliklerin dip kısımları derin bir kapta bulunan hormon eriyiğine 5 saniye müddetle batırılır. Hormonlanmış çelikler sele veya sepetler içinde köklendirme seralarına taşınır. Köklendirme yastıklarına m2 ye 800-1000 çelik isabet edecek şekilde dikilirler.Dikimle birlikte şişlemeye de başlanır. Normal olarak ilk günlerde 10 dakika ara ile 8 saniye süre ile şişleme yapılır. Kök uzunluğu 2,5-3 cm'i bulunca şişleme daha uzun aralıklarla yapılmalıdır. 40-45 günlerde ise bu aralık 30 j dakikaya çıkarılmalıdır. Bu süre içinde haftada l veya 2 kez gübre solüsyonu verilmelidir. Köklenmenin tamamlandığı devrede çelikler 8x12 cm boyutlarındaki saksılara şaşırtılmaktadır. Ayrıca şaşırtma içinde jiffy saksıları ve küçük naylon torbalarda kullanılmaktadır. Dikimden sonra aynı serada 3-5 gün bırakılan saksılar şişlemeye tabi tutulurlar. Saksılara, naylon torbalara dikilmiş olan çeliklerin dış şartlara alışmalarını kolaylaştırmak için nispi nemi daha düşük II. seraya alınmaları gerekmektedir.Burada gelişmesini tamamlayan çelikler 50-80 cm.i bulunca dışarıdaki fidanlığa veya daha büyük naylon torbalara nakledilmektedir. 
Bu şekilde yapılan zeytin fidan yetiştiriciliğinin avantajları; 
1-Daha kısa zamanda fidan elde edilmektedir. 
2-Tüm fidanlar homojen olmakta zeytinliklerde daha standart olup erken ürüne yatmaktadır. 
3-Anacın kalem üzerindeki kötü etkileri yok edilmektedir. 

ZEYTİN AĞACININ TOPRAK -İSTEKLERİ

 

Toprak yönünden fazla seçici olmayan zeytin, diğer bitkilerin yetişmediği kır, çakıllı, meyilli topraklarda yetişebilirse de en iyi yetişme ortamını kalkerli, derin, kumlu, killi, havalı ve nemli topraklarda bulur. Ağır killi, taban suyu yüksek ve kışın su biriken topraklar zeylin için uygun değildir. Ağır ve nemli topraklarda kökler yüzlek olacağından toprak işleme sırasında zarar görürler. Uygun bir kök gelişimi için toprak katmanlarında geçirimsiz, bir tabakanın (pulluk tabanı, kaya) bulunmaması gerekir.
BD  /  at  October 28, 2021  /  No comments

 

Toprak yönünden fazla seçici olmayan zeytin, diğer bitkilerin yetişmediği kır, çakıllı, meyilli topraklarda yetişebilirse de en iyi yetişme ortamını kalkerli, derin, kumlu, killi, havalı ve nemli topraklarda bulur. Ağır killi, taban suyu yüksek ve kışın su biriken topraklar zeylin için uygun değildir. Ağır ve nemli topraklarda kökler yüzlek olacağından toprak işleme sırasında zarar görürler. Uygun bir kök gelişimi için toprak katmanlarında geçirimsiz, bir tabakanın (pulluk tabanı, kaya) bulunmaması gerekir.

ZEYTİN FİDANI DİKİMİ

 

Uzun ömürlü bir bitki olan zeytinin dikimden önce, dikimle ilgili bir çok konunun önceden bilinmesi ve gerekli işlemlerin yapılması gerekir, iyi bir planlama, kurulacak zeytinlikten uzun yıllar bol ve kaliteli ürün almayı kolaylaştırır.
Toprak işleme:
-İşlemeyle gevşek bir strüktür oluşturularak erozyon büyük ölçüde önlenir.
-Mekanik olarak yabani ot mücadelesi yapılır.
-Kökler ve topraktaki mikroorganizmalar için gerekli hava sağlanır.
-Hastalık ve zararlıların gelişme ortamı toprak ait üst edilerek bozulur.
-Toprağın yeterince havalanması nedeniyle ağaçların çabuk uyanması sağlanır.
Tüm bu nedenlerden dolayı zeytinlik tesis edilecek arazi fidan dikiminden birkaç ay Önce sürülerek hem sonbahar ve kış yağırlarının toprakta yeterince birikmesi, hem toprağın havalanması ve hem de kök, taş vs. maddelerden temizlenmesi sağlanır. Toprak mutlaka derin (40-50 cm) sürülmesi ve pulluk tabanı kırılarak bu tabakanın kök gelişimine yapacağı olumsuz etki ortadan kaldırılmalıdır.
-Sonbaharda ilk yağmurlardan sonra yüzlek sürüm (15-20 cm) yapılıp, diskaro çekerek arazi düzeltilmeli ve fidan dikim yerleri işaretlenecek duruma getirilmelidir.
Toprak Hazırlığı: 
Zeytinlik kurulacak ara/ide taban suyu yüksekse ve su birikimi de oluyorsa drenaj kanalları açılmalı, sulama yapılacaksa toprak tesviyesi yapılmalıdır. Ülkemizde zeytinliklerin büyük bölümünün eğimli arazilerde olduğu düşünülürse, bu yerlerde kurulacak zeytinliklerde erozyonu önleyici ve su muhafazasını sağlayacak önlemler alınmalıdır. 
-%2-5 meyilde kültürel toprak muhafaza önlemleri alınır. (Balık sırtı toprak işleme yapılır.) Bunun için biraz kazarak topraklar sıra üzerine çekilmelidir. Böylece su ve besin maddeleri sıra arasında toplanacak ve zamanla toprağa işleyecektir. -%5-15 meyilde kanal teras yapılır, kontur dikim uygulanmalıdır. Kanal her 3 sırada bir açılır. 2-3 yılda bir temizlenir. Kanalların önüne su geçiren fazla yüksek olmayan engeller 10-15 m arayla yapılırsa yağış sulan ile gelen ot ve çalılar kanalı tıkayacak kadar yığıntı yapamaz.
-%15-45 meylide mutlaka seki teras yapılmak ve kontur dikim uygulanmalıdır. Kazılan toprak örülen bir sekinin içine atılır. Duvarlar geriye doğru meyillidir. Duvarın üst kısmı su kanalcığından biraz yüksek yapılır.
-%45'ten fazla meyilde zeytinlik tesisi ekonomik olarak uygun değildir.
Fidan Dikim Şekilleri:
Zeytinliğin kurulacağı yerde işleme durumu, ara ziraatı yapılıp yapılmayacağı ve arazinin eğimi gibi konular göz önüne alınarak çeşitli dikim şekilleri uygulanır.
a)Kare Şekilde Dikim:
Köşeleri dik arazilere ve küçük alanlara uygulanır. Sıra arası ve sıra üzeri mesafeler eşittir. Her yönde işleme yapmak olasıdır.
b)Dikdörtgen Şekilde Dikim:
Daha çok ara ziraati yapılmak istenen yerlerde uygulanır. Sıra üzerleri daraltılıp, sıra araları genişletilerek dikim yapılır. Bu şekilde sıraların Kuzey-Güney yönünde olmasına dikkat edilmelidir. Böylece ağaçların günün her saatinde güneşten yararlanmaları sağlanır.
c)Üçgen Şeklinde Dikim:
Bu şekilde dikimde ağaçlar birbirine eşit uzaklıktadır. Her ağaç eşkenar bir üçgenin köşelerinde yer almıştır. Geniş ovalarda , ara ziraat yapılmayan yerlerde uygulanır. Hafif meyilli yerlerde ağaçlar meyil yönünde çaprazlama bir durum gösterdiğinden bu dikim şeklinin uygulanması yararlıdır.
d)Kontur Dikim: 
Eğimli yerlerde toprak ve su muhafaza önlemleri olarak setleme yapılmasından sonra uygulanacak dikim şekli mutlaka kontur dikim olmalıdır.
Arazinin aynı yükseklikteki yerlerinden geçirilen setlerin aralarındaki mesafeler her yerde aynı değildir. Ağaçlar düzensiz bir dağılım göstereceğinden çapalama, sulama, ilaçlama ve hasat işleri de kolay olmaz. Bu nedenle tesviye eğrilerine göre dikim yapmak suretiyle bu sakıncalar ortadan kaldırılabilmektedir. 
Fidanlar Arasındaki Mesafe: 
Zeytinlik tesis ederken dikim aralıkları kuracağımız zeytinliğin exstansif ya da entansif olmasına, bölgenin iklimine, toprak karakterine ve çeşide göre hesaplanır. Zeytinlik tesisinde dikkat edilecek konulardan biri de sıraların yönüdür. Bölgenin sert esen rüzgarının yönü bilinmeli ve ağaç sıralan rüzgar yönüne bakmalıdır. Eğimli arazilerde eğim Doğu-Batı istikametinde ise sıralar Kuzey-Güney yönünde; eğim Kuzey Güney istikametinde ise sıralar Doğu-Batı yönünde olmalıdır. İki Tip Zeytinlik Tesis edilebilir.
a) Exstansif: 
Gövde yapısı yüksek, taçlanması yukarıdan yapılan Zeytinliklerdir. Bu Zeytinlikler daha çok fakir yapılı ve meylin fazla olduğu arazilerde uygulanır. Eski kurulan Zeytinlikler bu şekilde kurulmuştur.
Aralık mesafeleri ise:
Kır arazilerde 7X7-7X8-8X8 
Kır taban arazilerde 7X8-8X8
Taban arazilerde 10X10 - 10X12 - 12X12 metredir.
b)Entansif: 
Gövde yapısı kısa. taçlanması aşağıdan olan Zeytinliklerdir. Daha çok zengin yapılı topraklarda, meyili az olan arazilerde uygulanır. Bu zeytinliklerde, birim alana düsen ağaç sayısı fa/la, yeşil aksamın oranı daha fazla olup hasadı ve diğer mekanizasyon daha kolay ve ekonomiktir.
Aralık mesaileri ise:
Kır taban arazilerde 6X6-5X7
Taban araziler için 7X7 • 7X8 metredir.
Bölge koşullarına uygun çeşitlerin seçilmesi:
Zeytin ağacı uygun koşullar bulduğunda ve iyi bakıldığında gelişmesi ve ürün vermesi oranda artmaktadır. Doğal seleksiyon sonucu bölgelerine hakim olmuş bazı zeytin çeşitleri vardır, özellikle toprak ve iklim koşullarına göre kendilerini adapte etmiş durumdadırlar. Örneğin; Memecik, İzmir sofralık zeytin çeşitleri nisbeten kurağa dayanıklı, Ayvalık zeytin çeşidi ise bu konuda daha hassastır. Diğer taraftan Gemlik, Domat, Memecik çeşitleri soğuğa dayanıklıdır.
Fidan dikim zamanı ve dikim tekniği:
Bölgemizde Fidan dikimi Aralık ayı babından mart ayı sonuna kadar devam eder. Zeytin fidanı dikiminde de, diğer fidan dikimlerinde olduğu gibi  dikim tahtası kullanılır. Zeylin fidanı çukurları, toprak yapısına ve toprak zenginliğine göre kır ve kır taban arazilerde 100 x 100 x 100 cm. Taban ara/ilerde ise 80 x 80 x 80 cm boyutlarında açılır. Dikimde, eğer elimizde araz/inin toprak tahlil raporu var ise o verilere göre temel gübreleme yapılır. Toprak tahlil raporu yok ise açılan çukurun dip kısmına 1-1.5 kg. Triple Süper Fosfat Gübresi (Temel gübreleme), eğer arazimiz potas bakımından fakir ise bu gübrenin içine 0,5 kg. Potasyumlu gübre de konulur. Bu gübrenin üzerine 2-"3 kürek üst toprak koyarak çukur içinde paçal yapılır. Bu gübre karışımının üzerine dikimde kullanacağımız harç (1/3 üst toprak 1/3 mil 1/3 yanmış hayvan gübresi), koyulmalıdır. Fidan etrafına harçlı toprak konur ve hafifçe bastırılarak sıkıştırılır. Sıkıştırmanın daha çok verilecek can suyu ile yapılması en uygunudur. Eğer hazırladığımız harcımız yetersiz ise, çukur açarken çukurun bir kenarına ayırdığımız üst toprak fidanın etrafına konur.
Dikimden sonra yapılacak bakım işleri:
Fidan dikimi sırasında çıkan delice sürgünler var ise onlar alınır. Verilecek taç şekline uygun olmayacak durum almış sürgünler var ise onlar çıkarılır. Bunu dışında fazla bir budama işlemi yapılmamalıdır. Fidanlara yaz aylarında yağış ve toprağın tav durumuna göre gerektiğinde su verilir. Bunun dışında yüzlek olarak toprak işlemesi yapılır. Fidan çukurlarındaki otlar alınır.
BD  /  at  October 28, 2021  /  No comments

 

Uzun ömürlü bir bitki olan zeytinin dikimden önce, dikimle ilgili bir çok konunun önceden bilinmesi ve gerekli işlemlerin yapılması gerekir, iyi bir planlama, kurulacak zeytinlikten uzun yıllar bol ve kaliteli ürün almayı kolaylaştırır.
Toprak işleme:
-İşlemeyle gevşek bir strüktür oluşturularak erozyon büyük ölçüde önlenir.
-Mekanik olarak yabani ot mücadelesi yapılır.
-Kökler ve topraktaki mikroorganizmalar için gerekli hava sağlanır.
-Hastalık ve zararlıların gelişme ortamı toprak ait üst edilerek bozulur.
-Toprağın yeterince havalanması nedeniyle ağaçların çabuk uyanması sağlanır.
Tüm bu nedenlerden dolayı zeytinlik tesis edilecek arazi fidan dikiminden birkaç ay Önce sürülerek hem sonbahar ve kış yağırlarının toprakta yeterince birikmesi, hem toprağın havalanması ve hem de kök, taş vs. maddelerden temizlenmesi sağlanır. Toprak mutlaka derin (40-50 cm) sürülmesi ve pulluk tabanı kırılarak bu tabakanın kök gelişimine yapacağı olumsuz etki ortadan kaldırılmalıdır.
-Sonbaharda ilk yağmurlardan sonra yüzlek sürüm (15-20 cm) yapılıp, diskaro çekerek arazi düzeltilmeli ve fidan dikim yerleri işaretlenecek duruma getirilmelidir.
Toprak Hazırlığı: 
Zeytinlik kurulacak ara/ide taban suyu yüksekse ve su birikimi de oluyorsa drenaj kanalları açılmalı, sulama yapılacaksa toprak tesviyesi yapılmalıdır. Ülkemizde zeytinliklerin büyük bölümünün eğimli arazilerde olduğu düşünülürse, bu yerlerde kurulacak zeytinliklerde erozyonu önleyici ve su muhafazasını sağlayacak önlemler alınmalıdır. 
-%2-5 meyilde kültürel toprak muhafaza önlemleri alınır. (Balık sırtı toprak işleme yapılır.) Bunun için biraz kazarak topraklar sıra üzerine çekilmelidir. Böylece su ve besin maddeleri sıra arasında toplanacak ve zamanla toprağa işleyecektir. -%5-15 meyilde kanal teras yapılır, kontur dikim uygulanmalıdır. Kanal her 3 sırada bir açılır. 2-3 yılda bir temizlenir. Kanalların önüne su geçiren fazla yüksek olmayan engeller 10-15 m arayla yapılırsa yağış sulan ile gelen ot ve çalılar kanalı tıkayacak kadar yığıntı yapamaz.
-%15-45 meylide mutlaka seki teras yapılmak ve kontur dikim uygulanmalıdır. Kazılan toprak örülen bir sekinin içine atılır. Duvarlar geriye doğru meyillidir. Duvarın üst kısmı su kanalcığından biraz yüksek yapılır.
-%45'ten fazla meyilde zeytinlik tesisi ekonomik olarak uygun değildir.
Fidan Dikim Şekilleri:
Zeytinliğin kurulacağı yerde işleme durumu, ara ziraatı yapılıp yapılmayacağı ve arazinin eğimi gibi konular göz önüne alınarak çeşitli dikim şekilleri uygulanır.
a)Kare Şekilde Dikim:
Köşeleri dik arazilere ve küçük alanlara uygulanır. Sıra arası ve sıra üzeri mesafeler eşittir. Her yönde işleme yapmak olasıdır.
b)Dikdörtgen Şekilde Dikim:
Daha çok ara ziraati yapılmak istenen yerlerde uygulanır. Sıra üzerleri daraltılıp, sıra araları genişletilerek dikim yapılır. Bu şekilde sıraların Kuzey-Güney yönünde olmasına dikkat edilmelidir. Böylece ağaçların günün her saatinde güneşten yararlanmaları sağlanır.
c)Üçgen Şeklinde Dikim:
Bu şekilde dikimde ağaçlar birbirine eşit uzaklıktadır. Her ağaç eşkenar bir üçgenin köşelerinde yer almıştır. Geniş ovalarda , ara ziraat yapılmayan yerlerde uygulanır. Hafif meyilli yerlerde ağaçlar meyil yönünde çaprazlama bir durum gösterdiğinden bu dikim şeklinin uygulanması yararlıdır.
d)Kontur Dikim: 
Eğimli yerlerde toprak ve su muhafaza önlemleri olarak setleme yapılmasından sonra uygulanacak dikim şekli mutlaka kontur dikim olmalıdır.
Arazinin aynı yükseklikteki yerlerinden geçirilen setlerin aralarındaki mesafeler her yerde aynı değildir. Ağaçlar düzensiz bir dağılım göstereceğinden çapalama, sulama, ilaçlama ve hasat işleri de kolay olmaz. Bu nedenle tesviye eğrilerine göre dikim yapmak suretiyle bu sakıncalar ortadan kaldırılabilmektedir. 
Fidanlar Arasındaki Mesafe: 
Zeytinlik tesis ederken dikim aralıkları kuracağımız zeytinliğin exstansif ya da entansif olmasına, bölgenin iklimine, toprak karakterine ve çeşide göre hesaplanır. Zeytinlik tesisinde dikkat edilecek konulardan biri de sıraların yönüdür. Bölgenin sert esen rüzgarının yönü bilinmeli ve ağaç sıralan rüzgar yönüne bakmalıdır. Eğimli arazilerde eğim Doğu-Batı istikametinde ise sıralar Kuzey-Güney yönünde; eğim Kuzey Güney istikametinde ise sıralar Doğu-Batı yönünde olmalıdır. İki Tip Zeytinlik Tesis edilebilir.
a) Exstansif: 
Gövde yapısı yüksek, taçlanması yukarıdan yapılan Zeytinliklerdir. Bu Zeytinlikler daha çok fakir yapılı ve meylin fazla olduğu arazilerde uygulanır. Eski kurulan Zeytinlikler bu şekilde kurulmuştur.
Aralık mesafeleri ise:
Kır arazilerde 7X7-7X8-8X8 
Kır taban arazilerde 7X8-8X8
Taban arazilerde 10X10 - 10X12 - 12X12 metredir.
b)Entansif: 
Gövde yapısı kısa. taçlanması aşağıdan olan Zeytinliklerdir. Daha çok zengin yapılı topraklarda, meyili az olan arazilerde uygulanır. Bu zeytinliklerde, birim alana düsen ağaç sayısı fa/la, yeşil aksamın oranı daha fazla olup hasadı ve diğer mekanizasyon daha kolay ve ekonomiktir.
Aralık mesaileri ise:
Kır taban arazilerde 6X6-5X7
Taban araziler için 7X7 • 7X8 metredir.
Bölge koşullarına uygun çeşitlerin seçilmesi:
Zeytin ağacı uygun koşullar bulduğunda ve iyi bakıldığında gelişmesi ve ürün vermesi oranda artmaktadır. Doğal seleksiyon sonucu bölgelerine hakim olmuş bazı zeytin çeşitleri vardır, özellikle toprak ve iklim koşullarına göre kendilerini adapte etmiş durumdadırlar. Örneğin; Memecik, İzmir sofralık zeytin çeşitleri nisbeten kurağa dayanıklı, Ayvalık zeytin çeşidi ise bu konuda daha hassastır. Diğer taraftan Gemlik, Domat, Memecik çeşitleri soğuğa dayanıklıdır.
Fidan dikim zamanı ve dikim tekniği:
Bölgemizde Fidan dikimi Aralık ayı babından mart ayı sonuna kadar devam eder. Zeytin fidanı dikiminde de, diğer fidan dikimlerinde olduğu gibi  dikim tahtası kullanılır. Zeylin fidanı çukurları, toprak yapısına ve toprak zenginliğine göre kır ve kır taban arazilerde 100 x 100 x 100 cm. Taban ara/ilerde ise 80 x 80 x 80 cm boyutlarında açılır. Dikimde, eğer elimizde araz/inin toprak tahlil raporu var ise o verilere göre temel gübreleme yapılır. Toprak tahlil raporu yok ise açılan çukurun dip kısmına 1-1.5 kg. Triple Süper Fosfat Gübresi (Temel gübreleme), eğer arazimiz potas bakımından fakir ise bu gübrenin içine 0,5 kg. Potasyumlu gübre de konulur. Bu gübrenin üzerine 2-"3 kürek üst toprak koyarak çukur içinde paçal yapılır. Bu gübre karışımının üzerine dikimde kullanacağımız harç (1/3 üst toprak 1/3 mil 1/3 yanmış hayvan gübresi), koyulmalıdır. Fidan etrafına harçlı toprak konur ve hafifçe bastırılarak sıkıştırılır. Sıkıştırmanın daha çok verilecek can suyu ile yapılması en uygunudur. Eğer hazırladığımız harcımız yetersiz ise, çukur açarken çukurun bir kenarına ayırdığımız üst toprak fidanın etrafına konur.
Dikimden sonra yapılacak bakım işleri:
Fidan dikimi sırasında çıkan delice sürgünler var ise onlar alınır. Verilecek taç şekline uygun olmayacak durum almış sürgünler var ise onlar çıkarılır. Bunu dışında fazla bir budama işlemi yapılmamalıdır. Fidanlara yaz aylarında yağış ve toprağın tav durumuna göre gerektiğinde su verilir. Bunun dışında yüzlek olarak toprak işlemesi yapılır. Fidan çukurlarındaki otlar alınır.

Zeytin (Olea europaea)

 


MORFOLOJİK ÖZELLİKLERİ
Zeytin boylu bir çalı veya 10 metreye kadar boylanabilen, sık dallı, yayvan tepeli, herdem yeşil yapraklı bir ağaçtır.. .Geniş, kıvrımlı, yamru yumru bir gövdesi vardır. Ağaç yaşlandıkça, düzgün gri renkli gövde kabuğu giderek çatlar. Ağacın tacı (tepesi), yaklaşık olarak artan boy kadar her sene genişler. Uzun ömürlü bir ağaçdır, yaklaşık 2000 yıl kadar yaşayabilir. Verimli topraklarda taç açık ve asimetrik, verimsiz topraklarda ise daha yoğun ve yuvarlaktır. Sürgünleri gri renkli, dikensiz ve hemen hemen üç köşelidir. Mızraksı, çok kısa saplı, deri gibi sert yaprakları sürgünlere karşılıklı çiftler halinde dizilmiştir. Yaprakları basit, tam kenarlı ve kenarlar alt yüze doğru hafif kıvrıktır. Yaprağın boyu 20-86 mm, genişliği de 5-17 mm'dir. Yaprakların ucunda sivri bir çıkıntı bulunur. Yaprağın üst yüzü koyu gri-yeşil ve tüysüz, alt yüzü mavimsi gümüşi renkte ve beyaz sık ipeksi tüylerle kaplıdır. Baharın sonlarına doğru yaprakların koltuğunda seyrek salkımlar halinde açan, küçük beyazımsı-sarı renkli, kokulu çiçekleri vardır. Rüzgarların taşıdığı çiçek tozlarıyla döllenen çiçekler etli ve yağlı meyve verir. Meyve önce yeşil, olgunlaştıktan sonra da parlak siyah bir renk alır. Etli meyvenin içinde sert bir çekirdek vardır. Meyvenin etli kısmından ve çekirdeğinden elde edilen "yağı" bakımından çok değerli bir ağaçtır. Aynı zamanda ağacının çok heybetli ve estetik bir görünümü vardır. Odunu çürümeye karşı son derece dayanıklıdır.

Kullanımı
Zeytinin yaprağında tanen, uçucu yağlar, organik asitler ve rezin bulunur. Yapraklar ve gövde kabuğu %5 çay (infüzyon) halinde iştah açıcı, idrar söktürücü ve ateş düşürücü olarak kullanılır. Şeker hastalığında kullanım alanı olduğu gibi, tansiyon düzenleyici olarak da bilinir.

Türkiye'deki üretimi
Dünya zeytin üretici ülkeleri arasında; ağaç varlığı açısından Türkiye 4'ncü, alan açısından da 6'ncı sırada yer alır. Böylece dünya zeytinyağı üretimine %8 oranında katkıda bulunur, sofralık zeytin üretiminde de İspanya'dan sonra 2'nci, tüketimde ise 1'inci sırada yer alır. Marmara Bölgesinin ağaç varlığı açısından Türkiye içindeki payı da %10 olarak belirlenir. Ayvalık, Edremit Körfezi,Gemlik, Yalova gibi yerlerde yoğun olarak bulunur.

Faydaları
Besleyici değeri çok yüksek bir besindir. Zeytinde bol miktarda bitkisel protein, yağ, A, C, E vitaminleri ile kalsiyum, fosfor, kükürt, klor, magnezyum mineralleri vardır. Kalp ve damar sağlığı için çok faydalı olan zeytin, yaşlanmanın etkilerini de azaltır.

ZEYTİN YETİŞTİRİCİLİĞİNDE ÜRETİM METODLARI

Zeytin üretim metodlan 2 grup altında toplanmaktadır.

A-Vegatatif (Eşeysiz) Üretim:
Bu metodun esasını çelik, obur, yumru, sürgün gibi ağaç parçalanmn köklendirilmesi oluşturur. Bu metodla her fert kendi irsi vasıflarını devam ettirir.

B-Generatif (Eşeyli) Üretim:
Bu metodun esası çekirdekten elde edilen çöğürlerin ve ergin ağaçların aşılanmasıdır. Tohumla üretmede, çoğunlukla nesillerde az veya çok bir açılma görülür.
Dünyadaki zeytin ağacı varlığının %98 ne sahip bulunan Akdeniz sahil şeridinde yer alan memleketlerde yetiştiriciliğin 19. yüzyılın sonlarına kadar kalın dal çelikleri, yumrular ve köklendirilmiş oburlar kullanılmak suretiyle yapıldığı bilinmektedir. 1880 yılından başlayarak'özellikle yeni endüstiriyel zeytin bahçelerinin kurulmasında-kullanılacak vegatatif materyalin, ihtiyacı karşılayamaması genaratif üretim tipinin fidan çoğaltımında ağırlıklı olarak uygulanmasında zorlunluluk yaratmış ve bu yolla ihtiyacı karşılayacak çok sayıda fidanı üretmek mümkün olmuştur. 1940 yılından sonra bir yıllık zeytin çeliklerinin köklendirilerek üretim materyali olarak kullanılması konusunda başlatılan çalışmalarda büyük ilerlemeler kaydedilmiş ve (Mist PROPAGATION), şişleme metodu ile geniş çapta uygulamaya geçilmiştir. Ancak şişleme metodunda, materyal sağlama konusundaki güçlük aşılmış olmasına rağmen çok masraflı olması ve materyallerin fidan üretimine uygun olmaması gibi problemlere henüz çözüm getirilememiştir. Tüm bu hususlar dikkate alınarak generatif üretim, zeytincilikte önemini korumaktadır.

EKİLECEK TOHUMDA ARANILACAK ÖZELLİKLER VE TOHUM TEMİNİ:

Generatif üretimde çöğür temininde kullanılmak üzere tohumlar şu 2 kaynaktan elde edilir.

1-Olivaster (Oleaster)(Yabani Zeytinler çekirdeklerinden.
2-Kültür çeşitlerinin çekirdeklerinden.

-Yabani zeytinler kolay temin edilmesine karşın, tohumluk özellikleri açısından bir çok istenmeyen özellikler de gösterirler.
-Yabani zeytinlerin çekirdeklerinden çok çeşitli tipte çöğürler meydana gelir. Bunların gövdelerinde meydana gelen anormal dallanmalar yastıklarda karşılıklı olumsuz etkiler yapmaktadır. Oysaki kültür  çeşitlerinin çekirdeklerinden daha mütecanis ve genellikle tek sürgün üzerinden gelişen çöğürler meydana gelmektedir.
-Yabani zeytin çekirdeklerinin çimlenme güçleri kültür çeşitlerine göre çok zayıftır.
-Yabani zeytinlerin çöğürlerinde internodyum aralan çok kısa, gövde kabuklan çok incedir. Bu nedenle aşı için uygun bir ortam bulmada zorluk yaratırlar. Aşı tutma oranlan da bir hayli düşüktür.
-Yabani zeytin çöğürlerinin soğuğa dayanıklıkları düşüktür.
-Tüm bunlardan sonra yabani zeytin kullanılmasının zorunlu olduğu hallerde ak delice tipinin, kara delicelerden daha uygun olacağını belirtmekte yarar vardır. Çünkü ak deliceler çeşidi özellikleriyle kültür çeşitlerine daha fazla yakınlık göstermekte ve anaçlık vasıflan kısmen daha uygun olmaktadır.
-Son yıllarda zeytinci ülkelerde, generatif üretimde tohum kaynağı olarak kültür çeşitleri kullanılmaktadır. Zeytinde çekirdeklerin kabuk kalınlığının, çimlenme yüzdesi ve çimlenme gücü üzerinde önemli etkisi vardır. Çekirdek küçüklüğü çimlenme yüzdesinin düşük olacağını göstermez.

TOHUMLARIN EKİME HAZIRLANMASI:

Bunda ilk iş meyve etinin çekirdekten ayrılmasıdır. Günümüzde bu işlemde, Âcapulco tipi çekirdek çıkarma makinası kullanılmaktadır. 'Bu aletin özelliği embriyoya herhangi bir zararlı etki yapmadan eti çekirdekten ayırmasıdır. Bu tip makınalar Türkiye'de yoktur. Eti çekirdekten ayırmada diğer bir yöntem danelerin yan yanya kum ve odun talaşı veya pirinç ile karıştırılarak yağ fabrikalarında sıkıştınlmasıdır.Çekirdeklerin etten ayrılmasında basit ve bizde çok kullanılan bir yöntemde, toplanan tohumluk zeytin donelerinin sert ve düzgün bir ceminde 2-3 cm kalınlıkta yaydıp lastik çizıneli işçiler  tarafından çiğnenmesidir. Böylece ezilen eti kısmen ayrılan çekirdekler alta geçmeyecek sıklıktaki elekler üzerinde hafif su verilmek suretiyle kalın telli fırçalarla ovulmakta ve üzerlerindeki et kalıntıları tamamiyle uzaklaştırılmaktadır.Bundan sonra çekirdekler % -5 lik kostik (NaOH) eriyiğinde çekirdek kalınlıklarına göre 15-20 dakika41e 5-6 saat arasında tutulurlar.Burada amaç özellikle yağ tabakasının uzaklaştırılmasıdır. Aynı amaç için kül suyu da kullanılabilir. Kestikle muameleden sonra çekirdekler su ile iyice yıkanırlar.Zeytin çekirdeklerinin zayıf ve çürük embriyo içerenlerinin ekilmeden önce anlaşılması için çekirdeklerin 4-6 saat süre ile tuzlu suda -tutulup, su üzerinde yüzenlerin uzaklaştırılmasından sonra diğerlerinin tatlı su ile bir kaç defa yıkanmaları da uygulanan yöntemlerden biridir.

KATLAMA:

Ilıman iklim tohumlarının bazılarında bir dinlenme devresinin olduğu bilinmektedir. Tohumun ana bitkiden ayrıldıktan sonra canlılığını korumasına karşın, bir müddet çimlenmemesi şeklinde oluşan durumu ortadan kaldırıp çimlenmeyi sağlayabilmek için, tohumların kış boyunca nemli bir kum veya toprak tabakası arasında tutulması gerekmektedir. Tohumun embriyosunu çimlenme olgunluğuna getiren bu işleme, katlama denilmektedir.

İyi Bir Katlama İçin Gerekli Şartlar:
1-Düşük sıcaklık
2-Nemin tohum tarafından alınması
3-îyi bir havalandırma
4-Belirli bir zaman süresi
Embriyonun çimlenme olgunluğuna gelebilmesi için 3-7 °C arası en uygun sıcaklıklardır. Tohum kuruma veya havalandırma azlığı çimlenme olgunluğuna gelmede yavaşlatıcı veya durdurucu bir etkiye neden olur. Sonbaharda hasat edilen zeytinin tohumlan hasada izleyen 2. İlkbahara kadar çimlenmezler. Tohum kabuğunun su geçirmemesi dinlenmenin esas nedenleridir.

Başlıca Katlama Şekilleri:
1- 60 cm derinlikte hendek dibine 8-10 cm taş,üzerine 5 cm kalınlıkta hafif toprak, (1/3 kum, 1/3 yanmış gübre, 1/3 funda toprağı) konur. Bunun üzerine 2 cm kalınlıkta çekirdek serilir. Tekrar 2 cm kum konulur. Hendek doldurulur en üste yine kum konur. Üst kısım hasır ile örtülür. Nem kontrol edilir. Gerekirse süzgeçli kova ile su verilir. Çekirdeklerin %10-15'i çatlayınca katlamaya son verilir.
2- Kümbet usûlü katlama; l m çapında 7-8 cm kalınlığında, zemine çakıl taşı konur. Bunun ortasına l m uzunluğunda 7-8 cm çapında delikli ve üst kısmı kapaklı bir boru yerleştirilir, l kat kum, l kat çekirdek konarak yukarıya koni şeklinde yükseltilir. Koninin etrafı 3-4 cm kalınlığında balçık şeklinde bir çamur ile sıvanır. Nem kontrol edilir. Gerekirse borudan su verilir.
3- Sandık içinde yapılan katlama; Bu usulde katlama yapılan odanın ısısı 20-25 °C de sabit tutulmalıdır. Sandıklar değişik boyutta olabilir. Sandığın tabanında havalanma ve suyun sızması için l cm çapında 8-10 delik bulunur. Tabana 3-4 cm kum serilir, üzerine l kat çekirdek, 2 cm kum, tekrar çekirdek yerleştirilir. En üst kum olacak şekilde en üst kısımda 3 cm kalana kadar sandık doldurulur ve çuval serilir. 7-10 günde bir ılık su ile sulama yapılmalıdır.

TOHUM EKİMİ:

Ekimde soğuk yastıklar, sıcak yasaklar ve seralar kullanılır. Yastıkların hazırlanmasında toprakların her yıl değiştirilmesi, temizlik ve hastalıklarla mücadele açısından gereklidir.

Soğuk Yastıklar:
Sonbahar ekimi, iklimi müsait yerlerde uygun olabilir. Ekim zamanı eylül-kasım aylandır. Metrekareye 3-6 kg tohum atılır, üzerine 1/3 kum, 1/3 funda toprağı, 1/3 yanmış elenmiş gübre karşınımdan 2-4 cm lik kapak atılır, süzgeçli kova ile sulanır. Ot alma, sulama, soğuktan koruma, kaymak kırma gibi bakım işlemleri yürütülür.

Sıcak Yastıklar:
Doğu-Batı istikametinde hazırlanırlar, l m. genişlikteki yastıkların kuzeye bakan tarafları 50-60 cm güneye bakan tarafları ise 20-30 cm yüksekliktedir. Tabana 15-20 cm kalınlıkta yanmış hayvan gübresi bunun üzerine 1/3 oranında kum, yanmış gübre, funda toprağından 15-20 cm. konur. Daha sonra çekirdekler konur, 2-4 cm.lik harç ile örtülür. İyice bastırılır, can suyu verilir. Bu yastıklarda ekim zamanı ekim-kasım aylandır. Yastıkların üzeri cam çerçeveyle kapatılır. Don yapabilecek havalarda ayrıca üzerlerine hasır örtülür. Bu tür yastıklarda çekirdekler daha erken ve daha iyi çıkabilir.

Seralar:
Sulama, havanın nisbi nemi ve ısı tekniğine uygun şekilde ayarlanır. Seralarda ekim zamanı, Ekim ayının sonlandır. Seradaki yastıkların tabanına 4-5 cm çakıl döşenir. Üzerine 15 cm. funda toprağı, onun üstüne 10 cm. harç yayılır, sulanır ve çekirdekler serilir, daha sonra 3-4 cm harç serilip süzgeçli kova ile can suyu verilir. Sera içinde uygun ısı 23-25 °C nisbi nem ise %70 olmalıdır.

ÇÖĞÜRLERİN ŞAŞIRTILMASI:

Yastık ve seralarda çimlenip gelişen çöğürlerin şaşırtma tavalarına nakli Mart sonunda başlar, nisan ayında devam eder. Bu dönemde çöğürler 6-8 yapraklı hale gelmişlerdir.Metrekareye 7-8 kg yanmış koyun gübresi toprakla iyice karıştırılıp tavalar hazırlanır. Dikimden l gün önce.yastıklardaki çöğürler güzelce sulanır. Böylece sökümleri kolaylaşır. Bozuk olan çöğürler atılır. Sağlam olanlar 10x10 cm. aralıklarla dikilir. Dikimden sonra can suyu verilir.Daha sonra tavalarda ot ayıklama, çapalama, gübreleme, sulama, ilaçlama gibi kültürel işlemler yapılır.

ÇÖĞÜRLERİN AŞILANMASI:

Şaşırtma tavalarına dikimlerinden 1 yıl sonra yaklaşık 30-70 cm. boya ve boğaz noktasında 5 mm. çapa erişince (kurşun kalem kalınlığında) aşılanır. En uygun aşı çoban aşısıdır. Çoban aşısında kalemler bir yıl önceki sürgünlerden alınır. Kalemler 2 yaprak, 2 göz içermelidir. Yaprakların 2/3 ü kesilerek su uçma yüzeyi azaltılır. Aşı yapmak için fazla rüzgarlı olmayan günleri : seçmekte yarar vardır.

VEGATATİF ÇOĞALTMA YÖNTEMLERİ:

Çöğür aşılama ile fidan yetiştiriciliğinin uzun zamana gereksinim göstermesi ve yeterli sayıda fidan elde edilemeyişi nedeniyle vegetatif yolla fidan üretimine önem verilmesi gerekmektedir.

Vegatatif üretim
1-Yumrularla
2-Dip sürgünleriyle (Obur, kanırtmaç)
3-Çeliklerle

Yumrularla:
Zeytin ağaçlarının gövde veya turbu üzerinde oluşan şişkinliklere, yumru denir. Bu yöntem Türkiye'de Güney Anadolu bölgesinde uygulanmaktadır. Su ve sulama imkanı kıt olan yerlerde uygundur. Yumrular kalem ile anacın uyuşmazlığında budama veya çarpmadan oluşan yaraların kapatılması sırasında yaşlı, bakımsız, yeterince aktivite göstermeyen ağaçlarda oluşur.
Yumrular genellikle 0,5-5 kg ağırlıktadır. Ağaca zarar gelmeyecek şekilde bir ağaçtan 2-5 yumru çıkarılabilir. Kurak yerlerde dikilecek yumruların ağırlıkları fazla olmalıdır.

îyi bir yumruda:
1-Yumrunun kabuğu yeterince kalın olmalı kabuk yaralanmamalıdır.
2-Kabuk altındaki odun kısmı kalın ve sağlıklı olmalıdır:
3-Yumrular açık renkli, düzgün kabuklu olmalı, üzerinde uyur gözlerin olduğunu gösterir hafif kabaralar olmalıdır.
4-Yumru çıkarılırken odun kısmı oldukça düzgün olmalıdır.
5-Yumrudan çıkan sürgünler, fazla dallar kesilmelidir.

Ağaçtan çıkarılan yumru hemen dikilmezse serin, rüzgar tutmayan gölge bir yerde 24-28 saat saklanabilir. Daha uzun süre bekletmek **** bir tarafa nakletmek zorunun ise, ıslak çuval talaş veya yosun arasında bilhassa nem kaybettirmeyen naylon keseler içinde 8-10 gün dayanır. Uzun zaman kurak şartlarda kalmış yumruların dikimden evvel 3-5 saat su içinde bırakılarak şişirilmesi gerekir.

Yumruların Dikileceği Çukurların Hazırlanması ve Dikim Zamanı
Yumruların dikileceği çukurların derinlik ve genişliğine kadar fazla olursa o kadar iyi olur. Bu ağır topraklar için 100x100x80 cm hafif topraklar için 80x80x80 cm olmalıdır.Dikim mevsimi olarak Kasımdan Nisana kadar devam eder.îyi bakım şartlan sonucunda 35-40 gün sonra sürgünler toprak yüzeyine çıkar.Dikim yapılacak toprak ağır ise dibine 15-20 cm taş ve çakıl bunun üzerine 35-40 cm gübre karıştırılmış üst toprak yumrunun üzerine 3-4 cm kalınlığında kum veya alüviyal toprak, serpilir. Çukurun kenarları aynı seviyeyi alıncaya kadar gübre+toprak karışımı konur. Yumru toprağın 20 cm altında kalmalıdır. Bu miktar ağır topraklarda 10 cm, süzek topraklarda 30 cm olmalıdır, süzgeçli kova ile sulanmalıdır. Toprak yüzeyinde oluşan kaymak tabakası kırılmalıdır. Yumrunun üzerine taş, tahta, toprak, samanla gölgelik yapılır.Buna evcik denir.

Evciğim Faydaları:
1-Toprak kabarık ve yeterli nemde kalır.
2-Yumrudan çıkan sürgünler güneş ve rüzgardan korunur.
3-Her sulama sonunda kaymak kırma zorunluluğu ortadan kalkar.
4-Daha fazla su kullanılmasını önler. Sürgünler 35-40 cm olunca evcik kaldırılmalıdır.

Yumrudan Üretmenin Yararları:
1-Yumrular iyi seçilip tekniğine uygun dikilirse tutma oranı yüksek olmaktadır.
2-Kültür çeşitlerinden alınırsa aşı zorunluluğu ortadan kalkar.
3-Yumrudan yetiştirilen ağaçlar daha düzgün olmaktadır.
4-Doğrudan yerlerine dikildiklerinde kısa sürede fidan üretimi gerçekleşmektedir.
5-Yaşlı zeytinlik varsa masrafsızca yumru elde etmek mümkündür.

Sakıncaları:
1-Yumrular genç ve ürün vermekte olan ağaçlardan alınırsa ağaç yıpranır, verimden düşer.
2-İstenilen çeşitten yeterli büyüklükte ve çok miktarda yumru bulmak güçtür.
3-Anaç delice olan ağaçlardan alman yumrularda, tekrar aşı yapılma zorunluluğu vardır.

Dip Sürgünleriyle:
Zeytin ağaçlarının turbundan çıkan sürgünlere dip sürgünü denilmektedir. Bu sürgünler kendi yumrularını geliştirdikleri zaman ana yumrudan çıkarılıp fidanlık tesis edilecek yerlere dikilirler. Bu yöntemin diğer bir adı da kanırtmaçtır. Dip sürgünleri yabani ise dikimden 2-3 yıl sonra kalem veya göz aşısı yapılır. Bu üretim şekli daha çok Marmara Bölgesinde uygulanır.

Çeliklerde Çoğaltma
1-Kalın dal çelikleriyle
2-Yapraklı yeşil çeliklerle

Kalın dal çelikleri ile:
Bu çok eski zamandan beri bilinen yöntemdir. Gövde ve dallarında bol miktarda durgun ve sürgün gözlerin bulunması nedeniyle çok yaşlı kısımlar bile kolayca köklenmektedir.Bu metod İspanyada uygulanmakta üç ve daha yaşlı dallardan alınan çeliklerdir. Bu çeliklerin boylan 25-30 cm. çaplan ise 3-5 cm olmalıdır. Üzerinde yosun bulunmayan, hastalıksız çelikler alınmalıdır.

Çeliklerin Alınma Zamanı:
Kış dinlenme zamanı alınabilirler. Marttan sonra yapılacak dikimlerde ise yeterince köklenemezler. Donlu havalarda dikim yapılmayıp, çelikler uygun zamana kadar uygun şartlar altında saklanmalıdır. İstif edilen yerde hava boşlukları bulunmalıdır.

Toprağın Hazırlanması ve Dikim:
Dikilecek toprak;
Derin, zengin, süzek ve yeterince nem tutmalıdır. Dikimden önce derince sürülmelidir. 30-40 cm derinden sürülerek toprakta hendekler açılır. Sıralar arası 40-120 cm arasında değişir. Çelikler sıralar içine 45°.ük bir meyille veya yatay olarak yerleştirilirler. 45ö°lik meyille yerleştirilen çelikler arasında 40-50 cm. mesafe olmalı. İri kalın çelikler ise 10-15 cm. aralıkla yatay olarak dikilmelidir.Üzerleri 2 cm kalınlıkta toprakla örtülmelidir. Dikim sıralan bol su ile sulanmalıdır. Yaz devresinde sulama ot alma, çapalama, hastalık ve zararlılarla mücadele gibi işlemlerin yapılması gerekmektedir. 1. gelişim yılı sonunda bırakılan 2-3 sürgün dışında yeni gelişen sürgünler varsa, bunlar çıkarılmalıdır. Bırakılan sürgün yan ve doruk dal üzerinden 5-15 cm lik uç alınmalıdır. Normal gövde kalınlıklarını aldıklarında 40 cm den tepeleri vurulur. Dağıtılacak fidanlar en az 1,5 cr.ı çapında olmalıdır.Fidanlıklarda 2-3 yıl bakımları yapılan fidanlar asıl yerlerine dikilmek üzere dikim mevsiminde sökülürler. Toprak, sökümden 1-2 gün önce sulanmalıdır. Gövdeleri 40 cm, kökleri 10-15 emden kesilir. Yan dallar çıkarılır. Fidanlar dikime hazır hale getirilir.
BD  /  at  October 28, 2021  /  No comments

 


MORFOLOJİK ÖZELLİKLERİ
Zeytin boylu bir çalı veya 10 metreye kadar boylanabilen, sık dallı, yayvan tepeli, herdem yeşil yapraklı bir ağaçtır.. .Geniş, kıvrımlı, yamru yumru bir gövdesi vardır. Ağaç yaşlandıkça, düzgün gri renkli gövde kabuğu giderek çatlar. Ağacın tacı (tepesi), yaklaşık olarak artan boy kadar her sene genişler. Uzun ömürlü bir ağaçdır, yaklaşık 2000 yıl kadar yaşayabilir. Verimli topraklarda taç açık ve asimetrik, verimsiz topraklarda ise daha yoğun ve yuvarlaktır. Sürgünleri gri renkli, dikensiz ve hemen hemen üç köşelidir. Mızraksı, çok kısa saplı, deri gibi sert yaprakları sürgünlere karşılıklı çiftler halinde dizilmiştir. Yaprakları basit, tam kenarlı ve kenarlar alt yüze doğru hafif kıvrıktır. Yaprağın boyu 20-86 mm, genişliği de 5-17 mm'dir. Yaprakların ucunda sivri bir çıkıntı bulunur. Yaprağın üst yüzü koyu gri-yeşil ve tüysüz, alt yüzü mavimsi gümüşi renkte ve beyaz sık ipeksi tüylerle kaplıdır. Baharın sonlarına doğru yaprakların koltuğunda seyrek salkımlar halinde açan, küçük beyazımsı-sarı renkli, kokulu çiçekleri vardır. Rüzgarların taşıdığı çiçek tozlarıyla döllenen çiçekler etli ve yağlı meyve verir. Meyve önce yeşil, olgunlaştıktan sonra da parlak siyah bir renk alır. Etli meyvenin içinde sert bir çekirdek vardır. Meyvenin etli kısmından ve çekirdeğinden elde edilen "yağı" bakımından çok değerli bir ağaçtır. Aynı zamanda ağacının çok heybetli ve estetik bir görünümü vardır. Odunu çürümeye karşı son derece dayanıklıdır.

Kullanımı
Zeytinin yaprağında tanen, uçucu yağlar, organik asitler ve rezin bulunur. Yapraklar ve gövde kabuğu %5 çay (infüzyon) halinde iştah açıcı, idrar söktürücü ve ateş düşürücü olarak kullanılır. Şeker hastalığında kullanım alanı olduğu gibi, tansiyon düzenleyici olarak da bilinir.

Türkiye'deki üretimi
Dünya zeytin üretici ülkeleri arasında; ağaç varlığı açısından Türkiye 4'ncü, alan açısından da 6'ncı sırada yer alır. Böylece dünya zeytinyağı üretimine %8 oranında katkıda bulunur, sofralık zeytin üretiminde de İspanya'dan sonra 2'nci, tüketimde ise 1'inci sırada yer alır. Marmara Bölgesinin ağaç varlığı açısından Türkiye içindeki payı da %10 olarak belirlenir. Ayvalık, Edremit Körfezi,Gemlik, Yalova gibi yerlerde yoğun olarak bulunur.

Faydaları
Besleyici değeri çok yüksek bir besindir. Zeytinde bol miktarda bitkisel protein, yağ, A, C, E vitaminleri ile kalsiyum, fosfor, kükürt, klor, magnezyum mineralleri vardır. Kalp ve damar sağlığı için çok faydalı olan zeytin, yaşlanmanın etkilerini de azaltır.

ZEYTİN YETİŞTİRİCİLİĞİNDE ÜRETİM METODLARI

Zeytin üretim metodlan 2 grup altında toplanmaktadır.

A-Vegatatif (Eşeysiz) Üretim:
Bu metodun esasını çelik, obur, yumru, sürgün gibi ağaç parçalanmn köklendirilmesi oluşturur. Bu metodla her fert kendi irsi vasıflarını devam ettirir.

B-Generatif (Eşeyli) Üretim:
Bu metodun esası çekirdekten elde edilen çöğürlerin ve ergin ağaçların aşılanmasıdır. Tohumla üretmede, çoğunlukla nesillerde az veya çok bir açılma görülür.
Dünyadaki zeytin ağacı varlığının %98 ne sahip bulunan Akdeniz sahil şeridinde yer alan memleketlerde yetiştiriciliğin 19. yüzyılın sonlarına kadar kalın dal çelikleri, yumrular ve köklendirilmiş oburlar kullanılmak suretiyle yapıldığı bilinmektedir. 1880 yılından başlayarak'özellikle yeni endüstiriyel zeytin bahçelerinin kurulmasında-kullanılacak vegatatif materyalin, ihtiyacı karşılayamaması genaratif üretim tipinin fidan çoğaltımında ağırlıklı olarak uygulanmasında zorlunluluk yaratmış ve bu yolla ihtiyacı karşılayacak çok sayıda fidanı üretmek mümkün olmuştur. 1940 yılından sonra bir yıllık zeytin çeliklerinin köklendirilerek üretim materyali olarak kullanılması konusunda başlatılan çalışmalarda büyük ilerlemeler kaydedilmiş ve (Mist PROPAGATION), şişleme metodu ile geniş çapta uygulamaya geçilmiştir. Ancak şişleme metodunda, materyal sağlama konusundaki güçlük aşılmış olmasına rağmen çok masraflı olması ve materyallerin fidan üretimine uygun olmaması gibi problemlere henüz çözüm getirilememiştir. Tüm bu hususlar dikkate alınarak generatif üretim, zeytincilikte önemini korumaktadır.

EKİLECEK TOHUMDA ARANILACAK ÖZELLİKLER VE TOHUM TEMİNİ:

Generatif üretimde çöğür temininde kullanılmak üzere tohumlar şu 2 kaynaktan elde edilir.

1-Olivaster (Oleaster)(Yabani Zeytinler çekirdeklerinden.
2-Kültür çeşitlerinin çekirdeklerinden.

-Yabani zeytinler kolay temin edilmesine karşın, tohumluk özellikleri açısından bir çok istenmeyen özellikler de gösterirler.
-Yabani zeytinlerin çekirdeklerinden çok çeşitli tipte çöğürler meydana gelir. Bunların gövdelerinde meydana gelen anormal dallanmalar yastıklarda karşılıklı olumsuz etkiler yapmaktadır. Oysaki kültür  çeşitlerinin çekirdeklerinden daha mütecanis ve genellikle tek sürgün üzerinden gelişen çöğürler meydana gelmektedir.
-Yabani zeytin çekirdeklerinin çimlenme güçleri kültür çeşitlerine göre çok zayıftır.
-Yabani zeytinlerin çöğürlerinde internodyum aralan çok kısa, gövde kabuklan çok incedir. Bu nedenle aşı için uygun bir ortam bulmada zorluk yaratırlar. Aşı tutma oranlan da bir hayli düşüktür.
-Yabani zeytin çöğürlerinin soğuğa dayanıklıkları düşüktür.
-Tüm bunlardan sonra yabani zeytin kullanılmasının zorunlu olduğu hallerde ak delice tipinin, kara delicelerden daha uygun olacağını belirtmekte yarar vardır. Çünkü ak deliceler çeşidi özellikleriyle kültür çeşitlerine daha fazla yakınlık göstermekte ve anaçlık vasıflan kısmen daha uygun olmaktadır.
-Son yıllarda zeytinci ülkelerde, generatif üretimde tohum kaynağı olarak kültür çeşitleri kullanılmaktadır. Zeytinde çekirdeklerin kabuk kalınlığının, çimlenme yüzdesi ve çimlenme gücü üzerinde önemli etkisi vardır. Çekirdek küçüklüğü çimlenme yüzdesinin düşük olacağını göstermez.

TOHUMLARIN EKİME HAZIRLANMASI:

Bunda ilk iş meyve etinin çekirdekten ayrılmasıdır. Günümüzde bu işlemde, Âcapulco tipi çekirdek çıkarma makinası kullanılmaktadır. 'Bu aletin özelliği embriyoya herhangi bir zararlı etki yapmadan eti çekirdekten ayırmasıdır. Bu tip makınalar Türkiye'de yoktur. Eti çekirdekten ayırmada diğer bir yöntem danelerin yan yanya kum ve odun talaşı veya pirinç ile karıştırılarak yağ fabrikalarında sıkıştınlmasıdır.Çekirdeklerin etten ayrılmasında basit ve bizde çok kullanılan bir yöntemde, toplanan tohumluk zeytin donelerinin sert ve düzgün bir ceminde 2-3 cm kalınlıkta yaydıp lastik çizıneli işçiler  tarafından çiğnenmesidir. Böylece ezilen eti kısmen ayrılan çekirdekler alta geçmeyecek sıklıktaki elekler üzerinde hafif su verilmek suretiyle kalın telli fırçalarla ovulmakta ve üzerlerindeki et kalıntıları tamamiyle uzaklaştırılmaktadır.Bundan sonra çekirdekler % -5 lik kostik (NaOH) eriyiğinde çekirdek kalınlıklarına göre 15-20 dakika41e 5-6 saat arasında tutulurlar.Burada amaç özellikle yağ tabakasının uzaklaştırılmasıdır. Aynı amaç için kül suyu da kullanılabilir. Kestikle muameleden sonra çekirdekler su ile iyice yıkanırlar.Zeytin çekirdeklerinin zayıf ve çürük embriyo içerenlerinin ekilmeden önce anlaşılması için çekirdeklerin 4-6 saat süre ile tuzlu suda -tutulup, su üzerinde yüzenlerin uzaklaştırılmasından sonra diğerlerinin tatlı su ile bir kaç defa yıkanmaları da uygulanan yöntemlerden biridir.

KATLAMA:

Ilıman iklim tohumlarının bazılarında bir dinlenme devresinin olduğu bilinmektedir. Tohumun ana bitkiden ayrıldıktan sonra canlılığını korumasına karşın, bir müddet çimlenmemesi şeklinde oluşan durumu ortadan kaldırıp çimlenmeyi sağlayabilmek için, tohumların kış boyunca nemli bir kum veya toprak tabakası arasında tutulması gerekmektedir. Tohumun embriyosunu çimlenme olgunluğuna getiren bu işleme, katlama denilmektedir.

İyi Bir Katlama İçin Gerekli Şartlar:
1-Düşük sıcaklık
2-Nemin tohum tarafından alınması
3-îyi bir havalandırma
4-Belirli bir zaman süresi
Embriyonun çimlenme olgunluğuna gelebilmesi için 3-7 °C arası en uygun sıcaklıklardır. Tohum kuruma veya havalandırma azlığı çimlenme olgunluğuna gelmede yavaşlatıcı veya durdurucu bir etkiye neden olur. Sonbaharda hasat edilen zeytinin tohumlan hasada izleyen 2. İlkbahara kadar çimlenmezler. Tohum kabuğunun su geçirmemesi dinlenmenin esas nedenleridir.

Başlıca Katlama Şekilleri:
1- 60 cm derinlikte hendek dibine 8-10 cm taş,üzerine 5 cm kalınlıkta hafif toprak, (1/3 kum, 1/3 yanmış gübre, 1/3 funda toprağı) konur. Bunun üzerine 2 cm kalınlıkta çekirdek serilir. Tekrar 2 cm kum konulur. Hendek doldurulur en üste yine kum konur. Üst kısım hasır ile örtülür. Nem kontrol edilir. Gerekirse süzgeçli kova ile su verilir. Çekirdeklerin %10-15'i çatlayınca katlamaya son verilir.
2- Kümbet usûlü katlama; l m çapında 7-8 cm kalınlığında, zemine çakıl taşı konur. Bunun ortasına l m uzunluğunda 7-8 cm çapında delikli ve üst kısmı kapaklı bir boru yerleştirilir, l kat kum, l kat çekirdek konarak yukarıya koni şeklinde yükseltilir. Koninin etrafı 3-4 cm kalınlığında balçık şeklinde bir çamur ile sıvanır. Nem kontrol edilir. Gerekirse borudan su verilir.
3- Sandık içinde yapılan katlama; Bu usulde katlama yapılan odanın ısısı 20-25 °C de sabit tutulmalıdır. Sandıklar değişik boyutta olabilir. Sandığın tabanında havalanma ve suyun sızması için l cm çapında 8-10 delik bulunur. Tabana 3-4 cm kum serilir, üzerine l kat çekirdek, 2 cm kum, tekrar çekirdek yerleştirilir. En üst kum olacak şekilde en üst kısımda 3 cm kalana kadar sandık doldurulur ve çuval serilir. 7-10 günde bir ılık su ile sulama yapılmalıdır.

TOHUM EKİMİ:

Ekimde soğuk yastıklar, sıcak yasaklar ve seralar kullanılır. Yastıkların hazırlanmasında toprakların her yıl değiştirilmesi, temizlik ve hastalıklarla mücadele açısından gereklidir.

Soğuk Yastıklar:
Sonbahar ekimi, iklimi müsait yerlerde uygun olabilir. Ekim zamanı eylül-kasım aylandır. Metrekareye 3-6 kg tohum atılır, üzerine 1/3 kum, 1/3 funda toprağı, 1/3 yanmış elenmiş gübre karşınımdan 2-4 cm lik kapak atılır, süzgeçli kova ile sulanır. Ot alma, sulama, soğuktan koruma, kaymak kırma gibi bakım işlemleri yürütülür.

Sıcak Yastıklar:
Doğu-Batı istikametinde hazırlanırlar, l m. genişlikteki yastıkların kuzeye bakan tarafları 50-60 cm güneye bakan tarafları ise 20-30 cm yüksekliktedir. Tabana 15-20 cm kalınlıkta yanmış hayvan gübresi bunun üzerine 1/3 oranında kum, yanmış gübre, funda toprağından 15-20 cm. konur. Daha sonra çekirdekler konur, 2-4 cm.lik harç ile örtülür. İyice bastırılır, can suyu verilir. Bu yastıklarda ekim zamanı ekim-kasım aylandır. Yastıkların üzeri cam çerçeveyle kapatılır. Don yapabilecek havalarda ayrıca üzerlerine hasır örtülür. Bu tür yastıklarda çekirdekler daha erken ve daha iyi çıkabilir.

Seralar:
Sulama, havanın nisbi nemi ve ısı tekniğine uygun şekilde ayarlanır. Seralarda ekim zamanı, Ekim ayının sonlandır. Seradaki yastıkların tabanına 4-5 cm çakıl döşenir. Üzerine 15 cm. funda toprağı, onun üstüne 10 cm. harç yayılır, sulanır ve çekirdekler serilir, daha sonra 3-4 cm harç serilip süzgeçli kova ile can suyu verilir. Sera içinde uygun ısı 23-25 °C nisbi nem ise %70 olmalıdır.

ÇÖĞÜRLERİN ŞAŞIRTILMASI:

Yastık ve seralarda çimlenip gelişen çöğürlerin şaşırtma tavalarına nakli Mart sonunda başlar, nisan ayında devam eder. Bu dönemde çöğürler 6-8 yapraklı hale gelmişlerdir.Metrekareye 7-8 kg yanmış koyun gübresi toprakla iyice karıştırılıp tavalar hazırlanır. Dikimden l gün önce.yastıklardaki çöğürler güzelce sulanır. Böylece sökümleri kolaylaşır. Bozuk olan çöğürler atılır. Sağlam olanlar 10x10 cm. aralıklarla dikilir. Dikimden sonra can suyu verilir.Daha sonra tavalarda ot ayıklama, çapalama, gübreleme, sulama, ilaçlama gibi kültürel işlemler yapılır.

ÇÖĞÜRLERİN AŞILANMASI:

Şaşırtma tavalarına dikimlerinden 1 yıl sonra yaklaşık 30-70 cm. boya ve boğaz noktasında 5 mm. çapa erişince (kurşun kalem kalınlığında) aşılanır. En uygun aşı çoban aşısıdır. Çoban aşısında kalemler bir yıl önceki sürgünlerden alınır. Kalemler 2 yaprak, 2 göz içermelidir. Yaprakların 2/3 ü kesilerek su uçma yüzeyi azaltılır. Aşı yapmak için fazla rüzgarlı olmayan günleri : seçmekte yarar vardır.

VEGATATİF ÇOĞALTMA YÖNTEMLERİ:

Çöğür aşılama ile fidan yetiştiriciliğinin uzun zamana gereksinim göstermesi ve yeterli sayıda fidan elde edilemeyişi nedeniyle vegetatif yolla fidan üretimine önem verilmesi gerekmektedir.

Vegatatif üretim
1-Yumrularla
2-Dip sürgünleriyle (Obur, kanırtmaç)
3-Çeliklerle

Yumrularla:
Zeytin ağaçlarının gövde veya turbu üzerinde oluşan şişkinliklere, yumru denir. Bu yöntem Türkiye'de Güney Anadolu bölgesinde uygulanmaktadır. Su ve sulama imkanı kıt olan yerlerde uygundur. Yumrular kalem ile anacın uyuşmazlığında budama veya çarpmadan oluşan yaraların kapatılması sırasında yaşlı, bakımsız, yeterince aktivite göstermeyen ağaçlarda oluşur.
Yumrular genellikle 0,5-5 kg ağırlıktadır. Ağaca zarar gelmeyecek şekilde bir ağaçtan 2-5 yumru çıkarılabilir. Kurak yerlerde dikilecek yumruların ağırlıkları fazla olmalıdır.

îyi bir yumruda:
1-Yumrunun kabuğu yeterince kalın olmalı kabuk yaralanmamalıdır.
2-Kabuk altındaki odun kısmı kalın ve sağlıklı olmalıdır:
3-Yumrular açık renkli, düzgün kabuklu olmalı, üzerinde uyur gözlerin olduğunu gösterir hafif kabaralar olmalıdır.
4-Yumru çıkarılırken odun kısmı oldukça düzgün olmalıdır.
5-Yumrudan çıkan sürgünler, fazla dallar kesilmelidir.

Ağaçtan çıkarılan yumru hemen dikilmezse serin, rüzgar tutmayan gölge bir yerde 24-28 saat saklanabilir. Daha uzun süre bekletmek **** bir tarafa nakletmek zorunun ise, ıslak çuval talaş veya yosun arasında bilhassa nem kaybettirmeyen naylon keseler içinde 8-10 gün dayanır. Uzun zaman kurak şartlarda kalmış yumruların dikimden evvel 3-5 saat su içinde bırakılarak şişirilmesi gerekir.

Yumruların Dikileceği Çukurların Hazırlanması ve Dikim Zamanı
Yumruların dikileceği çukurların derinlik ve genişliğine kadar fazla olursa o kadar iyi olur. Bu ağır topraklar için 100x100x80 cm hafif topraklar için 80x80x80 cm olmalıdır.Dikim mevsimi olarak Kasımdan Nisana kadar devam eder.îyi bakım şartlan sonucunda 35-40 gün sonra sürgünler toprak yüzeyine çıkar.Dikim yapılacak toprak ağır ise dibine 15-20 cm taş ve çakıl bunun üzerine 35-40 cm gübre karıştırılmış üst toprak yumrunun üzerine 3-4 cm kalınlığında kum veya alüviyal toprak, serpilir. Çukurun kenarları aynı seviyeyi alıncaya kadar gübre+toprak karışımı konur. Yumru toprağın 20 cm altında kalmalıdır. Bu miktar ağır topraklarda 10 cm, süzek topraklarda 30 cm olmalıdır, süzgeçli kova ile sulanmalıdır. Toprak yüzeyinde oluşan kaymak tabakası kırılmalıdır. Yumrunun üzerine taş, tahta, toprak, samanla gölgelik yapılır.Buna evcik denir.

Evciğim Faydaları:
1-Toprak kabarık ve yeterli nemde kalır.
2-Yumrudan çıkan sürgünler güneş ve rüzgardan korunur.
3-Her sulama sonunda kaymak kırma zorunluluğu ortadan kalkar.
4-Daha fazla su kullanılmasını önler. Sürgünler 35-40 cm olunca evcik kaldırılmalıdır.

Yumrudan Üretmenin Yararları:
1-Yumrular iyi seçilip tekniğine uygun dikilirse tutma oranı yüksek olmaktadır.
2-Kültür çeşitlerinden alınırsa aşı zorunluluğu ortadan kalkar.
3-Yumrudan yetiştirilen ağaçlar daha düzgün olmaktadır.
4-Doğrudan yerlerine dikildiklerinde kısa sürede fidan üretimi gerçekleşmektedir.
5-Yaşlı zeytinlik varsa masrafsızca yumru elde etmek mümkündür.

Sakıncaları:
1-Yumrular genç ve ürün vermekte olan ağaçlardan alınırsa ağaç yıpranır, verimden düşer.
2-İstenilen çeşitten yeterli büyüklükte ve çok miktarda yumru bulmak güçtür.
3-Anaç delice olan ağaçlardan alman yumrularda, tekrar aşı yapılma zorunluluğu vardır.

Dip Sürgünleriyle:
Zeytin ağaçlarının turbundan çıkan sürgünlere dip sürgünü denilmektedir. Bu sürgünler kendi yumrularını geliştirdikleri zaman ana yumrudan çıkarılıp fidanlık tesis edilecek yerlere dikilirler. Bu yöntemin diğer bir adı da kanırtmaçtır. Dip sürgünleri yabani ise dikimden 2-3 yıl sonra kalem veya göz aşısı yapılır. Bu üretim şekli daha çok Marmara Bölgesinde uygulanır.

Çeliklerde Çoğaltma
1-Kalın dal çelikleriyle
2-Yapraklı yeşil çeliklerle

Kalın dal çelikleri ile:
Bu çok eski zamandan beri bilinen yöntemdir. Gövde ve dallarında bol miktarda durgun ve sürgün gözlerin bulunması nedeniyle çok yaşlı kısımlar bile kolayca köklenmektedir.Bu metod İspanyada uygulanmakta üç ve daha yaşlı dallardan alınan çeliklerdir. Bu çeliklerin boylan 25-30 cm. çaplan ise 3-5 cm olmalıdır. Üzerinde yosun bulunmayan, hastalıksız çelikler alınmalıdır.

Çeliklerin Alınma Zamanı:
Kış dinlenme zamanı alınabilirler. Marttan sonra yapılacak dikimlerde ise yeterince köklenemezler. Donlu havalarda dikim yapılmayıp, çelikler uygun zamana kadar uygun şartlar altında saklanmalıdır. İstif edilen yerde hava boşlukları bulunmalıdır.

Toprağın Hazırlanması ve Dikim:
Dikilecek toprak;
Derin, zengin, süzek ve yeterince nem tutmalıdır. Dikimden önce derince sürülmelidir. 30-40 cm derinden sürülerek toprakta hendekler açılır. Sıralar arası 40-120 cm arasında değişir. Çelikler sıralar içine 45°.ük bir meyille veya yatay olarak yerleştirilirler. 45ö°lik meyille yerleştirilen çelikler arasında 40-50 cm. mesafe olmalı. İri kalın çelikler ise 10-15 cm. aralıkla yatay olarak dikilmelidir.Üzerleri 2 cm kalınlıkta toprakla örtülmelidir. Dikim sıralan bol su ile sulanmalıdır. Yaz devresinde sulama ot alma, çapalama, hastalık ve zararlılarla mücadele gibi işlemlerin yapılması gerekmektedir. 1. gelişim yılı sonunda bırakılan 2-3 sürgün dışında yeni gelişen sürgünler varsa, bunlar çıkarılmalıdır. Bırakılan sürgün yan ve doruk dal üzerinden 5-15 cm lik uç alınmalıdır. Normal gövde kalınlıklarını aldıklarında 40 cm den tepeleri vurulur. Dağıtılacak fidanlar en az 1,5 cr.ı çapında olmalıdır.Fidanlıklarda 2-3 yıl bakımları yapılan fidanlar asıl yerlerine dikilmek üzere dikim mevsiminde sökülürler. Toprak, sökümden 1-2 gün önce sulanmalıdır. Gövdeleri 40 cm, kökleri 10-15 emden kesilir. Yan dallar çıkarılır. Fidanlar dikime hazır hale getirilir.

ZIRAI DON DOLU EROZYON ÇIĞ DÜŞMESİ SU TAŞKINLARI KURAKLIK HORTUMLAR SİS KUVVETLİ RÜZGAR VE FIRTINA ORMAN YANGINLARI HEYELAN SEL BASKINI YANARDAĞ PATLAMASI DEPREMLER TSUNAMİ TRUF MANTARI KUŞ CENNETİ NEMRUT KRATER GÖLÜ COMBATING DESERTIFICATION

Copyright © 2013 Küresel Isınma-İklim Değişikliği-Çölleşme. WP Theme-junkie converted by Bloggertheme9
Blogger templates. Proudly Powered by Blogger.