Sunday, October 31, 2021

ÇIĞ NEDİR, NASIL ÖNLENİR?

BD  /  at  October 31, 2021  /  No comments

 

Çığ, vadi yamaçlarında biriken kar örtüsünün iç ve dış kuvvetlerin etkisi ile başlayan ilk hareket sonucu vadi tabanına doğru hızla kayması olayıdır. Çığ, genellikle dağlık, eğimli ve engebeli arazilerde meydana gelir. Yerleşim alanlarını, iletişim hatlarını ve ulaşım olanaklarını doğrudan doğruya etkilemektedir.
Çığ zararlarına karşı koruma önlemleri alınabilmesi için çığ meydana gelebilecek yerlerin tespit edilmesi gerekmektedir. Çığ oluşmasına uygun doğal şartlara sahip bulunan bölgeler ve güzergâhlar veya daha önce çığ olayının vukuu bulduğu yerler muhtemel çığ alanları olarak belirlenir.
Önce makro düzeyde, tarihsel veriler incelenerek hangi bölgelerde çığ olayının meydana geldiği yerler coğrafi bölgeler olarak belirlenir. Daha sonra çığ bölgelerinin topoğrafik ve meteorolojik verileri analiz edilmek suretiyle çığın oluşmasında etkili olan faktörler ortaya çıkarılmaya çalışılır. Belli bir çığ bölgesinde hangi kesimlerde çığ olasılığının fazla olduğu tespit edilebilir.
Çığ bölgesindeki yağış şekilleri, yağışların tekerrürü, sıcaklık ve sıcaklık değişimleri, çığ oluşumunda etkili olmaktadır. Örneğin, şiddetli bir tipiden sonra sıcaklığın hızla artarak ılık bir havanın meydana gelmesi ve (0 °C) üzerinde, uzun süren ılık devrelerde kar çözülmeleri ve erimeler sonucunda ıslak çığlar oluşabilir. Kar üzerine yağmur yağması da aynı etkiyi yapar. Çığ oluşmasında etkili olan diğer bir faktörde rüzgârdır. Rüzgâr hızı 7 m/sn’in üzerine çıktığı zaman çığ meydana gelmesinde etkili olmaktadır.
Direk çığ oluşumuna katkısı olan meteorolojik faktörler ve kar örtüsü koşulları aşağıda özet olarak belirtilmiştir.
•Yerel arazi engebelerini kapatıp düzleyebileyecek derinlikte eski, birikmiş kar örtüsü,
•Yağmur yağışından veya yüzeysel erime-buzlanma olayından ötürü yeni yağacak kar ile yapışıp kaynaşmayı önleyecek eski kar örtüsü yüzeyi,
•25 - 30 cm. derinliğinde yeni kar. Bazen diğer koşulların uygun olması halinde 15 cm. derinlikte yeni kar olması dahi çığ başlangıcı için yeterli olabilir.
•Kar numune alma aleti ile belirlenen kar yoğunluğunun, uzun dönem meteorolojik ortalamadan büyük sapma göstermesi, yoğunluğun yüksek olması blok çığ oluşumunu kolaylaştırır.
•Parçalı, iğne şeklinde ve tek yöne uzanımlı kar kristallerinden oluşan yeni kar.
•Yeni kar örtüsünün, yağış sırasında %15 - 20 oranından daha az sıkışması.
•Şiddeti 25 mm/sa veya daha fazla olan ve uzun süre yağan kar.
•Kar yağışı sırasında devamlı 7.0 m/sn’in üzerinde  hızla esen rüzgâr.
•Kar yağışı ardından gelen sağanak yağış ile kar kütlesinin su içeriğinin ve hava sıcaklıklarının aniden yükselmesi.
Çığ Kontrolü Yöntemleri
Çığlar, yerleşim alanlarını, iletişim hatlarını ve ulaşım olanaklarını doğrudan doğruya etkilemektedir. Tüm çığ koruyucu önlemler, çığ riski altındaki köyler, çiftçiler, turistler, kayakçılar ve ulaşımla ilgili görevlerde bulunan kimselerin yaşamları ile iletişim hatlarını koruma amacı ile uygulanmaktadır.
Çığ koruma metotlarının amacı çığ tehlikesinin söz konusu olduğu periyot içerisinde meydana gelebilecek çığ zararlarını ortadan kaldırmaktadır. Çığ yolları üzerinde veya çığ etki alanında uygulanan önlemlerdir. Çığ koruma metotları ile karın akışına karşı koyan veya yolunu değiştirmeye yarayan tesisler ve idari tedbirlerle koruma sağlanmaya çalışılır. Bu çalışmalarla, hidroelektrik binaları, yol, köprü, turistik alanlar gibi yerlerin korunması hedef alınır.
Kar Ağları, Çelik Kar Köprüleri, Kar Perdeleri Kar Ağları
Ağlar, iskeletini oluşturan ana direklerden, ankraj, sabitleme elemanları ve ince çelik tellerin bir araya getirilmesinden oluşan çelik ağlardan meydana gelirler. Ağlar ile çelik kar çitlerinin üretim ve inşa maliyetleri hemen hemen aynı olmasına rağmen, çelik ağların kurma işlemi daha kolaydır. Ancak, çelik kar çitlerinin daha fazla yük taşıyabildikleri unutulmamalıdır.
Çelik Kar Köprüleri (Çit)
Kar Çitleri, çığ patikasının başlangıç bölgesinde önerilen en etkin çığ önlem yapıları çelik, ağaç, beton veya alüminyumdan yapılan tesislerdir. Bu yapılar,  kar örtüsünün eğimli     bir yamaç üzerinde duyarlı olarak yüksek güvenlik yüzdesi ve uzun süreli etkin çalışma süreleri ile sağlarlar. Ancak, bu özellikler, yapının imal edildiği malzemenin türüne göre değişmektedir.
Çitlerin çelik yapıları, 100 yıla varan ömürleriyle uzun bir süre dayanmaktadır. Ağaçtan imal edilen kar çitlerinin ortalama ekonomik ömürleri ise 20 ile 40 yıl arasında değişmektedir. Maalesef, alüminyum ve betondan imal edilen kar çitlerinin, sistem kurma maliyeti düşük olmasına rağmen ömürleri düşüktür ve kolay deforme olurlar.
Kar Perdeleri
Kar (rüzgâr) perdeleri, rüzgârın kar taşıma, biriktirme işlevini ve kar biriktirme yerini kontrol eden yapılardır. Böylece karın tehlikeli noktalarda ve miktarda birikimi önlenebilmektedir.
Saptırma Yapıları (Mahmuzlar, Barajlar ve Duvarlar)
Saptırma yapılarının temel amacı, gelen çığın akışını istenen tarafa yönlendirmektir. Betondan, taştan veya toprak dolgu olarak başlıca 3 türü olan saptırma duvarlarının   arka kısımları genelde taş ve toprak dolgulu olarak inşa edilmektedir. Bu yapıların büyük toz çığlara karşı pratikte az etkili olduğu veya tamamen etkisiz kaldığı unutulmamalıdır. Saptırma yapılar, binaları, karayollarını ve demiryollarını diğer önleme yapıları ile beraber kullanılırsa en ucuz, basit ve kolay uygulanabilir olanıdır. Bu tip yapıların yükseklikleri basit olarak mevcut maksimum kar kalınlığı ile çığın akış yüksekliğinin toplamı olarak bulunmaktadır.
Mahmuzlar
Saptırma yapılarından olan ve çığ akışını iki parçaya ayıran (iki farklı yöne akmasını sağlayan) ve “mahmuz” ismi verilen bir diğer yapı türü de özellikle evleri ve elektrik direklerini korumak amacıyla yapılmaktadırlar. Ancak, mahmuzların kullanıldığı patikalar, çığ akış yüksekliğinin çok fazla olmadığı ve bu yapının üzerinden aşamayacağı yerler olmalıdır. Çünkü, mahmuzların yüksekliği, emniyet payının çok arttırıldığı veya büyük toz çığlara karşı kullanmak amacıyla yüksekliğinin fazlaca arttırıldığı durumlarda, ekonomik ve işlevsel olmaktan uzak kalabilmektedirler.
Barajlar
Çığ barajları, çığları akış hattı içinde (durma bölgesine yakın kısmında) veya çığ başlangıç bölgesine/hattına yakın kesimlerde çığı durdurmak amacı ile yapılırlar. Barajlarda kullanılacak malzemenin seçiminde, barajın boyutlandırılmasında ve yapım yerlerinin seçiminde; arazi morfolojisi, beraber kullanılacak var olan ve/veya yapılması planlanan diğer önlem yapıların varlığı ve etkileri ile çığın fiziksel özellikleri göz önünde bulundurulur. Barajların gövdeleri kaya dolgu veya çelik destekli betondan yapılmaktadır.
Barajların sağlam olması için, duvar konumunun ve yüksekliğinin iyi hesaplanması gerekir. Çünkü duvarın gereğinden daha fazla çığ patikasına yaklaştırılması, duvarın yıkılmasına veya çığın duvarın üstünden atlamasına sebep olabilir.
Duvarlar
Duvarların iki çeşidi bulunmaktadır. Saptırma ve Durdurma Duvarları
Saptırma Duvarları
Saptırma duvarlarının temel amacı, gelen çığın akışını istenilen tarafa yönlendirmektir. Betonarme, toprak dolgu, taştan veya beraber kullanılarak da inşa edilebilirler. Bu yapıların, büyük toz çığlara karşı pratikte az etkili veya tamamen etkisiz kaldığı unutulmamalıdır. Çığın yönlendirildiği yönde insanların bulunduğu bir yapı veya alan olmamasına çalışılmalıdır.
Durdurma Duvarları
Durdurma duvarları, çığın durma bölgesi içinde, hızını iyice azaldığı bir hat üzerine inşa edilirler. Çığın hızlı olduğu bir akış hattı içerisine konulmaması gerekir.
Durdurma işlemi, güçlü bir kütle akışı olan çığı ani bir şekilde durdurmak gibi pratikte geçerli olmayan bir yolla değil, kademeli olarak negatif ivme verme suretiyle yapılmaktadır. Bu süreç içinde, enerjinin azaltılması çığ tümsekleri içinde değil, çığın kendi içinde kendi kendini yavaşlatması şeklinde gerçekleşmektedir. Bu yolla hızı iyice azalan çığı, patikaya bakan kısmı geniş ve derin bir çukurla bütünleştirilmiş olan bir “kapan” ile tutmak mümkün olmaktadır.
Çığ Tüneli
Çığ tünelleri, çığların karayollarına ve demiryollarına zarar vermelerini engellemek amacı ile inşa edilen çok etkili ve pozitif bir çözümdür.
Tüneller, çığların üzerlerinden yönlendirilmiş bir şekilde akıp gitmelerini sağlayacak şekilde dizayn edilirler. Karayolları ve demiryolları için yapılan tüneller, beton ve çelik aksamlardan meydana gelir. Tünellerin yapıldıkları arazinin morfolojisine göre kapalı ve açık türleri vardır. Kapalı tüneller, yamaca yaslanmayan yüzünün tamamı ile kapalı veya çok küçük pencerelerin olduğu tünellerdir. Bu tüneller, yolun özellikle vadi içinden geçtiği rotalar boyunca inşa edilirler. Açık tünellerde ise, tünelin dışa bakan yüzü açıktır.
Açık tüneller, arazi morfolojisinin çığın tünel üzerinden aşıp,  tünelden  uzaklaşacak  kadar düz veya tünelin derin bir vadinin üst yamaçları üzerinde yapıldığı alanlarda tercih edilirler. Çünkü, bu yerlerde tünelin dış yüzüne gelebilecek tehlikeli bir basınç söz konusu olmadığından, tüneller açık yapılarak maliyetlerinin düşük olması sağlanır.
Orman Koruma, Teraslama ve Ağaçlandırma
Mevcut orman örtüsü, çığların durdurulması veya çığ oluşumunun engellenmesinde en iyi ve en ekonomik tesistir. Orman örtüsü yok edilmediği sürece görevini en iyi şekilde yerine getirir. Çığ oluşumunu en iyi şekilde engelleyen ormanlar, fazla yaşlı olmayan, sık ve alt tabakası kuvvetli olan, seçme suretiyle işletilen ibreli ormanlardır.
Rüzgâr etkisindeki alanlarda orman kenarı zayıflatılmamalıdır. Çığ için giriş kapısı açılmamalıdır. Çığlara karşı dayanıklı ağaç türleri korunmalı ve bunların oranı artırılmalıdır. Orman içerisinde çığ yatakları azaltılmalıdır. Mümkün olduğunca sürekli yüksek kapalılık derecesine sahip sürekli yeşil ağaç türleri korunmalıdır. Basamaklı meşcere yapısı teşvik edilmelidir. Sürekli, fakat küçük alanlı gençleştirme uygulanmalıdır. Gelen gençlik korunmalı ve desteklenmelidir.
Teraslama, arazilerin iyileştirilmesi amacıyla tüm yamaçta uygulanır. Yamaç eğim yönüne dik olarak yapılan teraslarda basamağın üst kısmı sıkıştırılarak düz hale getirilir, eğim yukarı eğik olarak çığ hattına dik şekilde taş duvarlar ile desteklenerek inşa edilebilir. Ayrıca, yamaç üzerindeki suyun drenajı için teraslar, doğal drenaj kanallarına karşı eğik yapılırlar.
Sürekli veya kesikli olarak yapılan terasların, kayalara ve gevşek toprak akmalarının olduğu yerlere inşa edilmesinden kaçınılmalıdır. Eğer yamaç çok dik ve duyarsız ise, teraslar geniş olmalıdır. İnşaata ilkbaharda başlanırsa oturtma ve sertleştirme işlemi, bir sonraki kışa kadar sürebilir. Düşük inşa maliyetine rağmen bu yöntem her zaman kesin bir çözüm değildir.
Teras sistemi, çok eskiden beri kullanılan bir sistemdir.  Rakımın fazla yüksek olmadığı  ve orta eğimli mailelerde, yatmış otların çığın hareketini kolaylaştırdığı yerlerde, güney bakılarda, karın çok yağmadığı mailelerde karın sahaya mütecanis dağılması ve bulunduğu yerde tutulması açısından etkilidir. Teras şebekesinin diğer bir görevi de, kati koruyucu vazifesi gören ağaçlandırmalarda başarıyı artırmasıdır. Bazen duvar ve diğer tesislerle kombineli olarak inşa olunurlar. Çığlara karşı korunma sistemlerinin çoğu, doğal ağaç sınırına kadar olan çıplaklaşmış arazi kesimlerinde ağaçlandırma uygulamalarını da kapsamına alır. Ancak, ağaçlandırma koşulların yeterince elverişli olduğu durumlarda düşünülür.
Ağaçlandırma, ağaç büyüme sınırına yakın veya daha alt yükseklikler üzerinde yeterli derinlikte ve uygunlukta toprak olan yamaçlar için kullanılır. Bu işlem, yok olmuş ağaçlık alanların tekrar eski haline getirilmesi için yapılır. Çığ önleme yapıları (özellikle kar çitleri) ile beraber uygulandığında ise, en azından ağaçların kar yüklerinden ve çığlardan zarar görmeleri önlenerek, sağlıklı olarak büyüme olasılıkları arttırılabilmektedir. Zaten, amaç, belirli bir süre işlevselliğe sahip insan yapısı çığ önlem yapılarının etkin çalışma ömrü bittiğinde, o alanda kalıcı ve güçlü bir ormanın var olmasını sağlamaktır. Bu en akılcı çözümdür.
Suni Çığ Oluşturma
Kontrollü olarak, herhangi bir noktada ve zamanda, yolları ve kayak alanlarını tehdit   eden çığlar, o bölgenin kısa bir süre için (birkaç saat veya gün) kullanıma kapatılmasının ardından birçok suni çığ düşürme yöntemi kullanılarak düşürülürler.
Patlayıcıların kullanılması (el ile atılabilen bombalar, toplar, helikopterle bombalama, CAT. EX yöntemi) Çığ oluşturarak yapılan çığ kontrolü, uzmanlar tarafından yapılmalıdır. Çünkü bu iş çok ciddi bir şekilde uyulması gereken güvenlik uygulamalarına gereksinim duyar.
El ile atılabilecek patlayıcılar özellikle kayak alanlarında, çığ başlangıç bölgelerine kolayca erişilebilen yamaçlarda çok sık kullanıma sahiptir. Ucuz olmasının verdiği avantaja rağmen, yüksek derecede güvenliğe ihtiyaç duyması, bireysel hatalara karşı çok duyarlı olması (bombanın zamansız patlaması veya hiç patlamaması vb.) ve uygulama zorluğu gibi dezavantajlara sahiptir.
Topların çığ düşürülmesinde kullanılmasının birçok pratik yönü vardır. Toplar ile görüş mesafesinin çok düşük olduğu zamanlarda bile önceden belirlenmiş sayısız noktalara defalarca ve hızlı bir şekilde ateş edilip çığlar kontrol edilebilir.
CAT.EX adı verilen suni çığ düşürme yöntemi, çok sık yüksek çığ riskine sahip hale gelebilen yamaçlar için uygundur. Yamaçlar üzerine kurulmuş kuleler arasında gerilen ipler vasıtasıyla taşınan ve patlatma için kar örtüsü üzerine bırakılan zaman ayarlı veya ayarsız patlayıcılar kullanılır. Bu yönteme, el ile veya toplarla patlatmanın başta güvenlik nedeniyle yapılamadığı yerlerde başvurulur. CAT.EX yöntemi görüş mesafesinin düşük olması gibi kısıtlayıcı faktörlerden etkilenmez ve büyük miktarlarda patlayıcılar kullanılabilir. Patlatıcıları kullanan personel patlama anında tamamı ile güvendedir.
Yöntemin dezavantajları;
•Sadece belli yamaçlar için (alan sınırlı) kullanılabilir olmasıdır.
•Bir defa konumlandırılacağından dolayı verimliliği açısından doğru planlama gerektirmesi
•Sistemin kuruluş maliyetinin yüksek olması,
GAZ.EX yöntemi ise, sıkıştırılmış oksijen ve propan gaz karışımının tehlikeli yamaçlar üzerine monte edilmiş olan başlıklar vasıtasıyla patlatılması ilkesine dayanır. Gaz depolarını, kontrol ve pompalama ünitelerini içeren merkezi birim, çığ tehlikesinden uzak olan daha aşağı kotlara kurulur.
GAZ.EX yöntemi, ulaşılabilen alanlar için uygun olup, çalışabilirliğinin görüş mesafesine bağlı olmaması başlıca avantajıdır. Sistemi kurma maliyetinin ve bakım masrafının çok yüksek olması ve yerinin sabit olmasının verdiği konumsal bağlılık dezavantajlarıdır.
Uyarı Sistemleri (Sinyalizasyon, Yol Detektörleri, Yol Kapatma Sistemleri ve Uyarı İşaretleri)
Sinyalizasyon sistemi, yol detektörleri ve yol kapatıcılar, özellikle trafik yükü fazla olan yolların çığ nedeni ile kapanması sonucunda, yoldaki çığ tehlikesi ortadan kalkıncaya    ve yol temizleninceye kadar kapalı tutmak için kullanılırlar. Bu sistemlerden sadece yol dedektörleri kara ve demiryollarında çığ olur olmaz devreye girerek sürücüleri uyarıcı ışık ve ses çıkaran elektronik sistemlerdir.
Uyarı işaret, levha ve bayrakları ise, yolu veya insanların girmesi muhtemel olan herhangi bir bölgeyi geçici veya sürekli olarak kapatmak amacı ile yerleştirilirler.
Suni çığ oluştuktan sonra (yakın zamanda oluşabilecek yeni bir çığ riski ortadan kalktıktan sonra), alan temizlenir, eğer alan kayak merkezi olarak kullanılıyor ise, geri kalan kar kütlesi olabildiğince sıkıştırılıp duyarlı hale getirilir ve bölge kullanıma açılır. Aynı bölgede sık sık yapılan çığ düşürme işlemi sayesinde büyük çığların oluşmasının önüne geçilmiş olur. En çok kullanılan suni çığ düşürme teknikleri aşağıda verilmiştir;
Çığ Tehlike / Risk Haritaları
Çığ zararlarına karşı koruma önlemleri alınabilmesi için çığ meydana gelebilecek yerlerin tespit edilmesi gerekmektedir. Çığ oluşmasına uygun doğal şartlara sahip bulunan bölgeler ve güzergahlar veya daha önce çığ olayının vukuu bulduğu yerler muhtemel çığ alanları olarak belirlenir.
Çığlar, ülkemizdeki dağlık alanlarda artan turizm tesisleri, HES yapıları, yollar ve enerji nakil hatları gibi faaliyetlerden dolayı can ve mal kayıpları bakımından önemli problemler oluşturuyor.
Bu sebeple çığların oluşabileceği alanları belirlemek maksadıyla ileriye dönük yersel planlamalarda faydalanmak üzere çığ tehlike haritaları yapılmaktadır. Sürekli yerleşimlerin olduğu yerlerde, turizm tesisleri ve faaliyetlerinin olduğu yerlerde ilgili alanın çığdan etki derecesini gösteren risk haritaları da yapılmalıdır.
Çığ Tehlike Haritası, kayıt edilmiş ve edilememiş, olması muhtemel alanların gösterildiği 1/25.000 ölçekli topografik haritalardır.
Çığ Risk Haritası ise  çığ  tehlike  haritalarının  temel  alınması  ile  yapılan  haritalardır.  Bu haritalarda, o alanın çığın etki derecesine (çığ büyüklüğüne göre etkilenecek kişi, taşınmaz varlıklar, ekonomi) göre yerleşime veya herhangi bir yapılanmaya yasaklanıp yasaklanmadığı veya belirli koşullar altında kullanıma sınırlamalar getirilip getirilmediği gösterilir.

Share

0 comments:

ZIRAI DON DOLU EROZYON ÇIĞ DÜŞMESİ SU TAŞKINLARI KURAKLIK HORTUMLAR SİS KUVVETLİ RÜZGAR VE FIRTINA ORMAN YANGINLARI HEYELAN SEL BASKINI YANARDAĞ PATLAMASI DEPREMLER TSUNAMİ TRUF MANTARI KUŞ CENNETİ NEMRUT KRATER GÖLÜ COMBATING DESERTIFICATION

Copyright © 2013 Küresel Isınma-İklim Değişikliği-Çölleşme. WP Theme-junkie converted by Bloggertheme9
Blogger templates. Proudly Powered by Blogger.